Yazı Duyurusu

Menu

Browsing "Older Posts"

MİLLET RUHU!

31 Ocak 2020 Cuma / No Comments
asırlar boyu, esaret, gelenek, millet nedir, ulus nedir, millet ve ulus arasındaki fark, millet ruhu, milliyetçilik, mülteci, şehadet, tarih, türk devletleri, türk milleti, türk tarihi, ülkücülük,
türk bayrağı, esaret, gelenek, millet nedir, millet ruhu, millet ve ulus arasındaki fark, milliyetçilik, bayrak, şehadet, tarih, türk devletleri, türk milleti, türk tarihi, ulus nedir, ülkücülük, 
MİLLET RUHU

Türk Milleti asırlar boyunca devletler kuran bir gelenekten gelmektedir.
Boyunduruk altında yaşamayı asla kabul etmemiştir.
Mülteci olmamış, hiç bir devlete sığınmamıştır.
Gerektiğinde kanını dökmekten, canını vermekten çekinmemiştir.
Tarihe altın harflerle özgürlük mücadelesini yazmıştır.
Kanı ile şehadet yazan bir milletin tarihinde esaret olmaz...

*

MİLLET-ULUS FARKI?

Bugün, bir vakitler dilde yapılan aşırı arılaştırmanın zararlarını çekiyoruz. Maddî-mânevî türlü ortaklıkların bir vatan üzerinde bir araya getirdiği büyük camiaya millet deniyor. 

Bu bir Arapça asıllı kelime. Bu kelime bir dönem Türkçe’den atılarak yerine ulus kelimesi konmak istendi. Millet Arapça asıllı. Ulus ise Moğolca. Bir büyük dil unsurunu, bir kavme millet şuurunu veren kelimeyi sırf Arapça diyerek dilinizden ihraç edip Moğolca’dan Türkçe’ye girmiş kelimeyi sun’i bir şekilde onun yerine ikame etmeye kalkışırsanız o gün olmasa bile 25 veya 50 sene sonra bile mefhumlar kargaşasına, kavramlar kavgasına yol açar buradan da sosyal ve kültürel çatışmalara gidersiniz. Çünkü müşterekler ortadan kalkar. Bir dönem bazıları birinci, diğerleri ikinci kelimeden kaçındılar, bu kelimeler, o kimseyi çözmek için şifre gibi görüldü. Şu gün sözlükler ulus ve millet kelimelerini eş anlamlı olarak veriyor. Konuşmalar da bu şekilde olmakta. Doğrusu bu değil. Ulus, bir millet içindeki alt kavimlerden her biridir. Fakat bu gerçek zaman içinde unutulmuştur. 

Türkiye’de Türk milleti vardır. Bu milletin içinde de Çerkezler, Kürtler, Boşnaklar, Araplar, Arnavutlar vs. yaşıyor. Eğer bu farkı bilmez, yeniden gündeme getirip vicdanlara kabul ettiremezseniz bazı birleştirme çabalarında zorlanırsınız. Tek bayrak, tek vatan, tek millet, tek dil.. Gündemde bu söylem var. Yanlış mı? Değil. Ama slogandan kurtarıp onu izah etmek, kabul ettirmek lazım. Sloganlar bize bir şey katmadı. Dil unsuru da tıpkı millet-ulus farkı gibi. Onun için “ulus devlet” tabiri hatalıdır. Türkiye Cumhuriyeti bir millî devlettir. Ulus dersen alt kavim durumuna düşersin. Türkçe, milletin dilidir. Ulusun dili ise çok ayrıdır. Yurdumuzdaki Çerkez, Kürt, Arap ulusları kendi aralarında kendi ana dillerini kullanmaktadırlar. Kullanabilmeleri de haklarıdır. Zaten çok şey bu hakkın yasaklanmasından doğdu. Türk milletini temsil eden bayrak bellidir. Türk milleti var ki bayrağı var. Bu bayrak sadece kendi semalarımızda değil. 

NATO’da BM’de AP’de hemen her ülkedeki elçilik ve konsolosluğumuzda dalgalanmakta. Bu milletin resmi dili Türkçe’dir. Osmanlıda da Türkçe resmi dildi. Zaten vatan tek olmazsa millet birliği kalamaz. Türkçe de vatan da bugün budanmış ağaç gibi. Türkçe konuşan Türk, dün bir imparatorluk yönetiyor, dünyaya hükmediyordu. Bugünse bir avuç Kürdü idare edemiyoruz. Üstelik onlar din kardeşimiz.

asırlar boyu, esaret, gelenek, millet nedir, ulus nedir, millet ve ulus arasındaki fark, millet ruhu, milliyetçilik, mülteci, şehadet, tarih, türk devletleri, türk milleti, türk tarihi, ülkücülük, 

BİLL GATES KİMDİR? BİLL GATES SÖZLERİ

30 Ocak 2020 Perşembe / No Comments
bill gates kimdir kısa bilgi, bill gates sözleri türkçe, ünlülerin sözleri, zengin sözleri, zenginlerin sözleri, anlamlı seçme sözler, dünyanın en güzel sözleri

anlamlı seçme sözler, bill gates eğitim hayatı, bill gates kimdir kısa bilgi, bill gates sözleri türkçe, dünyanın en güzel sözleri, ünlülerin sözleri, zengin sözleri, altın sözler Bill Gates Kimdir? 

Adı Microsoft'la özdeşleşen, 21. yüzyılın en başarılı girişimci ve iş adamlarından biri olan Bill Gates, 28 Ekim 1955 tarihinde doğmuştur. Amerika'nın Seattle eyaletinde dünyaya gelen ünlü iş adamı, evli ve üç çocuk babasıdır. Avukat bir baba ile öğretmenlik yapan bir annenin üç çocuğundan biridir. Forbes Dergisi'nin 2015 yılı için hazırlanan listesine göre ise 79.2 milyar dolarlık servetiyle "Dünyanın En Zengin İnsanı" olma unvanını almıştır.

Bill Gates’in teknoloji ve yazılıma olan ilgisi çok küçük yaşlarda başladı. Henüz 12 yaşındayken özel bir okulda informatik yani bilişim kurslarına gitti. Yakın arkadaşı Paul Allen ile birlikte tüm boş zamanlarını bilgisayar yazılımları üzerinde çalışarak geçiriyordu. Gates ve arkadaşının bu alana ilgisi öyle yoğundu ki, sırf büyük bilgisayarları kullanabilmek için bir şirketin yazılım hatalarını araştırıp buluyorlardı. Bu sayede para ödemeden istedikleri bilgisayarı kullanma imkanına sahip oluyorlardı. Azimli ve çalışkan olan iki arkadaş farkında olmadan kendilerini bu alanda yetiştirmişti.

Popüler başarı hikayelerine baktığımızda olması gereken şeylerin başında çalışmak, azim, inanç ve eğitim gelmektedir. Evet, eğitimi en son sıraya koyabiliriz; çünkü okuduğumuz ve gördüğümüz başarılı insanlar bize, inanarak isteyip, hayal ettikten sonra gerçekleşmeyecek hiçbir şeyin olmadığını gösterdiler. Bill Gates de bunlardan biri oldu. Kendine bir hedef belirledi. Kişisel bilgisayarlar herkesin evine, ofisine girecek ve kullanım kolaylığı sağlanacaktı. Bu amaç uğruna eğitim hayatını yarıda bıraktı ve bulabildiği her imkanı değerlendirerek çalıştı. Sonuçta sadece hayallerini gerçekleştirmekle kalmayıp, dünyanın en zengin ve başarılı isimlerinden oldu.

Eğitim Hayatı

Avukat olan baba William H. Gates II ve öğretmen anne Sr. Mary Maxwell Gates’in üç çocuğundan biri olarak dünyaya gelen Bill Gates, ailenin tek erkek evladıdır. Ablası Kristianne ve kız kardeşi Libby ile birlikte Seattle’de büyüyen Gates, ilk olarak Kuzey Seattle’deki devlet okuluna gitti. Daha sonra Özel Lakeside Okulu’nda eğitimine devam eden Gates, kişisel program yazmaya başladı. Gates böyle zor bir işi yapmaya başladığında henüz 13 yaşındaydı.

1973 yılında Harvard Üniversitesi’ne giren Bill Gates 1975 yılında, üçüncü sınıftayken, kendi tercihiyle okulu bıraktı. Üniversiteye gittiği sıralarda, ilk olarak 1960 yılında John Kemeny ve Thomas Kurtz tarafından yazılmış olan BASİC’in MITS Altair adı verilen farklı bir versiyonunu oluşturdu.

Gates, çocukluğundan beri aynı alana ilgi duyduğu ve birlikte çalışmalar yaptığı arkadaşı Paul Allen ile kendilerine bir hedef belirledi. Onlara göre kişisel bilgisayarlar her eve ve ofise girmeli, kısaca herkesin rahatça kullanabileceği bir hale gelmeliydi. Bilgisayar kullanımının günümüzdeki haline bakıldığında Bill Gates ve takım arkadaşı Allen’in ne kadar ileri görüşlü olduğunu söylemek kaçınılmaz olur.

İki arkadaş bu amaçları doğrultusunda yazılım programı yazmaya karar verdiler ve 1975 yılında Microsoft şirketini kurdular. Bill Gates attığı bu adım için, hukuk fakültesine devam ettiği Harvard Üniversitesi’ndeki eğitimine de son vermek zorunda kaldı.

İş Hayatı

Bill Gates ve arkadaşı Paul Allen 1972 yılında, Traf-O-Data adını verdikleri ilk şirketlerini kurdu. Kısa sürede 20.000 dolarlık satış yapan şirket, trafik sayım ve kontrol sistemleri için yazılım üretiyordu. 1974 yılında ise MITS şirketinin Altair adını verdikleri bir numunesi için yazılım geliştirdiler. Şirket yetkilileri kendi sistemlerinin daha da geliştirilmesi için bu iki başarılı gence sipariş verdi. Bunun üzerine Harvard Üniversitesi’nde hukuk eğitimi alan Gates, eğitimini yarıda bırakıp arkadaşı Allen ile birlikte New Mexico eyaletinin Albuquerque şehrinde Microsoft şirketini kurdu.

“Her ev ve masada bir bilgisayar” vizyonuyla yola çıkan, Microsoft’un kurucu ortaklarından biri olan Bill Gates, aynı zamanda şirketin başkanı ve baş yazılım mimarlığını yapmaktadır. Dünyanın en zengin adamı unvanını koruyan Gates, 21. yüzyılın en başarılı şirket patronlarından biri olmayı başarmıştır. Gates’in başarı anahtarı ise inancı ve ileri görüşleri oldu.

IBM PC’lerde (Kişisel Bilgisayar-Personal Computer) kullanılmak üzere yazılması gereken işletim sistemi için Bill Gates’e bir teklif götürdü. Gates, Seattle Computer Products (SCP) şirketinden 50.000 USD ödeyerek DOS işletim sistemini satın aldı. Kadrosuna dahil ettiği Tim Paterson ile birlikte DOS işletim sisteminde bazı değişikler yaptı ve MS-DOS adını verdi. MS-DOS (Microsoft Disc Operating System- Diskli İşletim Sistemi) 1980 yıllarında dünya genelinde satış rekorları kırdı.

Tutarlı ekip çalışmasına ve verime son derece önem veren Gates’in tüm çalışanlarının performansı, altı ayda bir değerlendirilmekteydi. Bu arada şirketin çalışan sayısı 1000 kişiyi buldu ve 80’li yılların ortalarında Avrupa’da şubeler kurulmaya başlandı. Uygulama yazılımları alanında da çalışmalar yapan Gates 1983 yılında ilk kez mouse kullanan Word adlı metin işleme sistemini başlattı.

Aile Hayatı

ABD’li işadamı Bill Gates halen evli olduğu eşi Melinda (French) Gates ile 1 Ocak 1994 tarihinde dünya evine girdi. Çiftin bu evlilikten Jennifer Katherine, Phoebe Adele ve Rory John adını verdikleri üç kız çocukları oldu.

Gates ailesiyle birlikte Washington Gölü’nü gören bir tepede 6100 metrekarelik bir arazi üzerine kurulmuş, 18 metrelik yüzme havuzu, 230 metrekarelik spor salonu ve 93 metrekarelik bir yemek odasına sahip bir evde yaşamaktadır. Gates’in tabiri caizse lebi derya diye nitelendirilecek evi 113 milyon dolar harcanarak, 7 yılda tamamlandı.

Bill Gates Sözleri 

Her eve bilgisayar.

Hiçbir mucit, kendisi için bir icat yapmaz.

İleride donanım yazılımın yanında bedavaya verilecek.

Fikir ürününün raf ömrü muz kadardır.

Avrupa Birliği geçici bir çılgınlık.

Hayat çok sadedir, onu yalanlar süsler.

Finallere son bir saat kala çalışın bu sizin acil durumlarda karar alma yeteneğinizi geliştirir

Hayatımda hiçbir hayalim gerçekleşmedi. Peki, mutlu muyum? Evet.

İneklere iyi davranın. Belkide onlardan biri için çalışıyor olacaksınız.

Pahalılık sadece şıklığın göstergesidir.Bill Gates sozleri

İyi bir mühendis olmak istiyorsanız, sınavlara çalışmaya daima geç başlayın; bu size zaman yönetimini ve acil durumlarla başa çıkmayı öğretir.

Microsoft başarısız olsaydı, yapay zeka alanında çalışırdım.

Windows 98’i henüz piyasaya sürmememizin nedeni bu olsa gerek. Windows 98 işletim sisteminin canlı yayında tanıtımı sırasında Windows’un çökmesi üzerine söylediği söz.

Zamanla insanlar silikondan yapılma efendilerini kabullenecek.

Ama başarısızlıklardan alınan dersleri iyi öğrenmek daha önemli.

Başarı berbat bir öğretmendir. Zeki insanları hiç kaybetmeyeceklerine inandırır.

Ben bazı derslerin sınavlarını geçemedim; ama arkadaşım hepsini geçti. O şimdi Microsoft’ta başarılı bir mühendis, ben Microsoft’un sahibiyim.

Ben zor işler için hep en tembelleri seçerim, çünkü onlar zor işleri hep en basit yol ile çözer.

İnsan en yüksekte ise, hiçbir destekçisine güvenmemeli.

Otomotiv sanayi bilişim teknolojileri hızında gelişiyor olsaydı şimdiye saatte 1000 km basan 25 dolarlık arabalar sürüyor olurduk. Zamanla insanlar silikondan yapılma efendilerini kabullenecek.

Bilgisayar, her şeydir. Her şey ise bilgisayar.

Çok zengin olabilirim ama dünya için her zaman barışa devam.

En mutsuz müşteriler en önemli bilgi kaynağımızdır.

Hepimizin proteine ihtiyacı vardır. Fakat bunu hayvanlardan sağlamak en verimli yol değildir. Bitkisel özlü proteinler çevre için en iyisidir.

Bu yazı, bill gates kimdir, bill gates kimdir kısaca bilgi, bill gates sözleri, bill gates sözleri türkçe, ünlülerin sözleri, zengin sözleri, zenginlerin sözleri, anlamlı seçme sözler, dünyanın en güzel sözleri ile ilgilidir.

HEDEF İLE İLGİLİ SÖZLER

28 Ocak 2020 Salı / No Comments
altın sözler, en tesirli sözler, hayata dair sözler, hedefe nasıl varılır, hikmetli sözler, paulo coelho eserleri, paulo coelho kimdir, paulo coelho sözleri, simyacı sözleri, hedef ile ilgili sözler
altın sözler, en tesirli sözler, hayata dair sözler, hedef ile ilgili sözler, hedefe nasıl varılır, hikmetli sözler, paulo coelho eserleri, paulo paulo coelho sözleri, simyacı sözleri, 
Sadece güneşli günlerde yürürseniz, 
asla hedefe ulaşamazsınız. 

Paulo Coelho 

*

1. Elveda diyecek kadar cesursan, hayat seni yeni bir merhaba ile ödüllendirir.
*
2. Hiç yenilmemiş insanlar vardır. Onlar hiç savaşmamış olanlardır.
*
3. En iyisini sonraya saklamayın. Yarının ne getireceğini bilemezsiniz.
*
4. Başkalarını memnun etmek için yaşarsan herkes seni sever, kendin hariç.
*
5. Başkalarının ne düşündüğü önemli değil çünkü her halükarda yine aynısını düşünecekler.
*
6. Zamanını satabilirsin, ama geri satın alamazsın.
*
7. Bizi seven insanlar var, sadece nasıl göstereceklerini bilmiyorlar.
*
8. Hayatın sırrı, oysa, yedi kere düşüp, sekiz kere kalmaktı.
*
9. Bir hayali gerçekleştirmeyi imkansız kılan tek şey vardır; başarısızlık korkusu.
*
10. Hayatın, insanın iradesini test etmek için pek çok yolu vardır, bazen hiçbir şey olmaz ya da her şey birden olur.
*
11. Bir gün kalkacaksınız ve hep hayal ettiğiniz şeyleri yapmaya vakit kalmamış olacak. Şimdi tam zamanı. Harekete geçin.
*
12. Sadece güneşli günlerde yürürseniz, hedefinize asla varamazsınız.
*
13. Tekne limanda güvendedir. Ama teknenin amacı bu değildir.
*
14. Affet ama asla unutma yoksa tekrar yaralanırsın. Affetmek bakış açını değiştirir, unutmak ise aldığın dersi kaybettirir.
*
15. Ok ancak geri çekerek atılır. Hayat seni zorluklarla geri çekiyorsa, seni daha büyük bir şeye fırlatacağı içindir. Nişan almaya devam et.
*







DUALAR-1

/ No Comments
şifa duası, her derde deva dualar, en güzel dualar, günün duası, ihlas suresinin okunuşu ve anlamı, felak suresinin okunuşu ve anlamı, nas suresinin okunuşu ve anlamı, şifa için okunacak dualar
en güzel dualar, felak suresinin okunuşu ve anlamı, günün duası, her derde deva dualar, ihlas suresinin okunuşu ve anlamı, nas suresinin okunuşu ve anlamı, şifa duası, şifa için okunacak dualar, 

HER DERDE DEVA DUALAR - ŞİFA DUASI

Hz. Peygamber (s.a.s) yatağına girdiği zaman İhlâs sûresiyle Muavvizeteyni okurdu. Buhârî, Hz. Aişe validemizden şöyle rivayet etmiştir: "Hz. Muhammed (s.a.s) her gece yatmağa hazırlandığı zaman iki elini açarak birleştirir, İhlâs, Felâk ve Nâs sûrelerini okuyarak ellerinin içine üfler, sonra başından ve yüzünden başlayarak üç defa elinin eriştiği kadarıyla bütün vücudunu sıvazlar ondan sonra yatardı."

Hz. Hatice validemiz şöyle rivayet etmiştir: "Hz. Peygamber (s.a.v) rahatsızlandığı zaman Muavvizeteyni okur ve vücuduna üflerdi. Hastalığı ağırlaştığı zaman ona Muavvizeteyni ben okudum ve bereketini umarak kendi ellerimle vücudunu sıvazladım."

Muavvizeteyn, Felak ve Nas sürelerinin ikisine birden verilen isimdir. Bu sürelerle, gizli ve saklı gelebilecek her türlü kötülüklerden, kötü gözlerin nazarında, sihir yapanın sihrinden, insana zarar verebilecek her türlü şeylerden, Allah'a sığınılmıştır. Peygamber Efendimiz (sav)'den bu sürelerin faziletleri ve faydaları ile ilgili pek çok rivayetler vardır. Bu süreleri okuyan Allah'ın izniyle bütün gün ona hiçbirşey zarar vermez ve Allah'ın himayesi altında olur. Bu sürelerin fazileti ve faydaları saymakla bitmez.

İhlâs Suresi


قُلْ هُوَ اللّٰهُ اَحَدٌۚ
اَللّٰهُ الصَّمَدُۚ
لَمْ يَلِدْ وَلَمْ يُولَدْۙ
وَلَمْ يَكُنْ لَهُ كُفُواً اَحَدٌ

Okunuşu

Bismillahirrahmânirrahîm.
1- Kul hüvellâhü ehad
2- Allâhüssamed
3- Lem yelid ve lem yûled
4- Ve lem yekün lehû küfüven ehad

Manası;

"De ki: "O, Allah'tır, bir tektir.""  (İhlâs; 1)
""Allah Samed'dir. (Her şey O'na muhtaçtır, o, hiçbir şeye muhtaç değildir.)""  (İhlâs; 2)
"Ondan çocuk olmamıştır (Kimsenin babası değildir). Kendisi de doğmamıştır (kimsenin çocuğu değildir).""  (İhlâs; 3)
""Hiçbir şey O'na denk ve benzer değildir.""  (İhlâs; 4)

Felâk Sûresi

قُلْ اَعُوذُ بِرَبِّ الْفَلَقِۙ(﴾ مِنْ شَرِّ مَا خَلَقَۙ ﴿٢﴾  وَمِنْ شَرِّ غَاسِقٍ اِذَا وَقَبَۙ ﴿٣﴾  وَمِنْ شَرِّ النَّفَّاثَاتِ فِي الْعُقَدِۙ ﴿٤  وَمِنْ شَرِّ حَاسِدٍ اِذَا حَسَدَ ﴿٥

Okunuşu

Bismillahirrahmânirrahîm.
1- Kul e'ûzü birabbil felak
2- Min şerri mâ halak
3- Ve min şerri ğasikın izâ vekab
4- Ve min şerrinneffâsâti fil'ukad
5- Ve min şerri hâsidin izâ hased

Manası

"De ki: "Yarattığı şeylerin kötülüğünden, karanlığı çöktüğü zaman gecenin kötülüğünden, düğümlere üfleyenlerin kötülüğünden, haset ettiği zaman hasetçinin kötülüğünden, sabah aydınlığının Rabbine sığınırım."" (Felak; 1-5)

Nâs Sûresi

قُلْ اَعُوذُ بِرَبِّ النَّاسِۙ ()مَلِكِ النَّاسِۙ ﴿٢﴾ اِلٰهِ النَّاسِۙ ﴿٣﴾  مِنْ شَرِّ الْوَسْوَاسِ الْخَنَّاسِۙ ﴿٤﴾
اَلَّذ۪ي يُوَسْوِسُ ف۪ي صُدُورِ النَّاسِۙ ﴿٥﴾  مِنَ الْجِنَّةِ وَالنَّاسِ ﴿٦﴾

Okunuşu

Bismillahirrahmânirrahîm.
1- Kul e'ûzü birabbinnâs
2- Melikinnâs
3- İlâhinnâs
4- Min şerrilvesvâsilhannâs
5- Ellezî yüvesvisü fî sudûrinnâsi
6- Minelcinneti vennâs

Manası

"De ki: "Cinlerden ve insanlardan; insanların kalplerine vesvese veren sinsi vesvesecinin kötülüğünden, insanların Rabbine, insanların Melik'ine, insanların İlah'ına sığınırım.""  (Nâs; 1-6)

en güzel dualar, felak suresinin okunuşu ve anlamı, günün duası, her derde deva dualar, ihlas suresinin okunuşu ve anlamı, nas suresinin okunuşu ve anlamı, şifa duası, şifa için okunacak dualar, 

ÖZGÜRLÜK NEDİR?

/ No Comments
huzur nedir, jiddu krishnamurti, kendi dünyamız, özgür akıl, özgür insan, özgür ruh, özgürlük, resimli mesajlar, sevgi nedir, özgürlük nedir, özgürlük ne demektir felsefe, özürlüğün anlamı
huzur nedir, jiddu krishnamurti, kendi dünyamız, özgür akıl, özgür insan, özgür ruh, özgürlük, özgürlük ne demektir felsefe, özgürlük nedir, özürlüğün anlamı, resimli mesajlar, 
ÖZGÜR AKIL

Sadece özgür bir akıl;
sevginin ne olduğunu bilebilir.
Sadece özgür bir ruh;
huzurun ne olduğunu bilebilir.
Sadece özgür bir insan;
kendi dünyasını bilebilir.

Jiddu Krishnamurti

*

Özgürlük

Varoluşçulara göre özgürlük, bireyin toplumdan ve onun nesnel yasalarından sıyrılışı demektir. Oysa özgürlük, doğa ve toplum yasalarından bağımsızlık düşü değildir. Tersine bu yasları öğrenmek ve onları belli amaçlar için kullanabilmek demektir. Bu, dış doğa yasaları için olduğu kadar, insanın beden ve ruh (psikolojik) varlığını yöneten yasalar için de böyledir. Özgürlük, doğanın ve toplumun nesnel yasalarına egemen olup kendi iradesiyle davranmaktır.

Özgürlük Nedir?

Varoluşçulara göre özgürlük, bireyin toplumdan ve onun nesnel yasalarından sıyrılışı demektir. Oysa özgürlük, doğa ve toplum yasalarından bağımsızlık düşü değildir. Tersine bu yasları öğrenmek ve onları belli amaçlar için kullanabilmek demektir. Bu, dış doğa yasaları için olduğu kadar, insanın beden ve ruh (psikolojik) varlığını yöneten yasalar için de böyledir. Özgürlük, doğanın ve toplumun nesnel yasalarına egemen olup kendi iradesiyle davranmaktır.  

Jean-Jacques Rousseau, ‘’başkasını özgürlüğünden yoksun edenin kendisi de özgür olamaz. Çünkü köleleştirmek isteyenin köleleştirmek istediğini ayağının altına alıp sürekli öyle tutması gerekir. Buysa köleleştirilmek istenenden çok köleleştirmek isteyenin özgürlüğünü yok eder. Kendisini öteki için kesin olarak gerekli kılamayan insan onu hiçbir zaman köleleştiremez’’ der. 

Eytişimsel özdekçi öğretiye göre insanın özgür olabilmesi demek, yeteneklerini, eğilimlerini, beğenilerini serbestçe geliştirebilmesi olanaklarına sahip olması demektir. Buysa ancak doğanın ve toplumun nesnel yasalarını insanların kendi yararlarına kullanabildikleri ve gelişmenin bütün ön koşullarını yaratabildikleri özgür bir toplumda gerçekleşebilir. Özgürlük, zorunluluğa karşı koymayı değil, zorunluluğa egemen olmayı gerektirir. Bu egemenlikse, doğanın ve toplumun nesnel yasalarının bilincine varmayı, onları gereği gibin tanıyıp denetlemeyi ve böylelikle onlardan yararlanabilmeyi dile getirir. Demek ki ‘irade özgürlüğü’ denilen şey, nedeni bilerek karara ulaşmak yetisinden başka bir şey değildir. Özgürlük, doğadan gelen zorunlulukları tanıyıp bilerek, hem kendi üstümüzde hem de dış doğa (ve toplum) üstünde sözünü yürütür olmaktır. Özgür ve Özgürlük kavramları metafizik anlayışın tersine, zorunlu ve rastlantısal kavramlarıyla karşıt değil, onlarla sıkıca bağımlıdır. Bir yandan özgürlük ve zorunluluk, öbür yandan zorunluluk ve rastlantı birbirleriyle eytişimse(diyalektik) bir bağımlılık içinde nesneldirler ve birlikte vardırlar.

huzur nedir, jiddu krishnamurti, kendi dünyamız, özgür akıl, özgür insan, özgür ruh, özgürlük, resimli mesajlar, sevgi nedir, özgürlük nedir, özgürlük ne demektir felsefe, özürlüğün anlamı 

İNSANIN DEĞERİ

27 Ocak 2020 Pazartesi / No Comments
 ağırlanmak, ahlak, edep, ilim, kıyafet, resimli mesajlar, uğurlar olsun, insanları değeri ile ilgili sözler, insana değer vermek, insan neden değerlidir, insanın değeri nedir, insanlara nasıl davranılmalı
ahlak, edep, ilim, insan neden değerlidir, insana değer vermek, altın sözler, insanlara nasıl davranılmalı, insanları değeri ile ilgili sözler, resimli mesajlar, uğurlar olsun, 
İnsanlar;
Kıyafetiyle karşılanır,
İlmiyle ağırlanır,
Ahlâkıyla uğurlanır.

*

İNSANIN DEĞERİ

*Bir insanın değeri, çevresindekilerin değeri ile ölçülür
Cevdet Rende

*İnsanların değerini hissettirebileceği fırsatları kaçırma.
Jackson Brown

*Sizin gerçek değeriniz, insanlara karşı beslediğiniz hislerle, iş ve hareketlerinizle ve bir de onlara ve onlarla beraber yapacağınız iyiliklerle ölçülür. Albert Einstein

*İnsanların değeri, düşüp kalktığı ve beraber yaşadığı insanlardan anlaşılır. Hz. Ali (r.a.)

*İnsanın değeri, biraz da başkalarının kendi hakkındaki düşündükleriyle ölçülür. Channing Poliock

*Başarılı bir insan olmaya çalışmayın, değerli bir insan olmaya çalışın. Başarılı bir insan, hayattan verdiğinden fazlasını alır, değerli bir insan ise hayattan aldığından fazlasını verir. Albert Einstein

*Yaşayanlardan esirgenen değer, pek kolayca ölülere verilir.
Andre Gide

*Eğer bir kelebeği sevebiliyorsak, tırtıllara da değer vermemiz gerekir.Antoine de Saint Exupery

*Elmas gibi ol, yandığın zaman ne yerde külün, ne de gökte dumanın kalsın. Arif Nihat Asya

*Vazgeçebileceğin hiçbir şeye kıymet verme. Aristippos

*Yapılamayacağı düşünülen bir şeyi yaparak, insanlığın güç alanını genişleten her şey değerlidir. Ben Johnson

*Altın, kir tutmaz. Carlo Goldoni

*Birçok kişinin değeri, yontulmamış elmaslar gibi içinde saklıdır.Juvenalis

*Bize değer kazandıran şeyler, yaptığımız işlerdir.G. Bangraft

*Gençliğin kıymetini ihtiyarlar, huzurun kıymetini huzursuzlar, sağlığın kıymetini hastalar, hayatın kıymetini ölüler bilir.Hatemü’l Esam

*Dünya işlerindeki payın sınırlı olabilir, ama değerlidir.Helen Keller

*İnsana: “Kendini bil!” denilmesi, yalnız gururunu kırmak için değil, değerini de bildirmek içindir. M. T. Cicero

*Bir şeyin değeri; onunla derhal veya uzun vadede değiştirilmesi gereken, benim hayat dediğim şeyin miktarıdır.Henry David Thoreau

*Başkalarından üstün olmanız önemli değildir, önemli olan dünkü halinizden üstün olmanızdır.Hint Atasözü

*Başarısızlıktan zarar görmeyen bir değer, hiç bir şeyin lekeleyemediği bir onurla parlar, böyle bir değer halkın keyfiyle ne yükselir ne de alçalır.Horatius

*Kendisiyle savaşım veren bir insan, en değerli insandır.
Jackson Brown

*Her kim ki değersiz bir nesneye değer kazandırır, işte o; güç, coşkunluk ve saygınlık sahibidir.John Heinrich Fussli

*Gerçekten değerli bir şeye ulaşmanın, kestirme bir yolu yoktur.
John Williams

*Hayata değer vermeyen onu hak etmemiştir. Leonarda Da Vinci

*Günümüz insanı, her şeyin fiyatını biliyor; ama hiçbir şeyin değerini bilmiyor. Oscar Wilde

*Bir insanın değerini öğrenmek istiyorsanız, onun kendisinden aşağı seviyede olan kimselerle münasebetlerini inceleyiniz. P. Pecaut

*Bir insanın hayatından değerli bir şeyi yoksa, o insanın yaşamının da değeri yoktur.Rabindranath Tagore

*Bir insana gereğinden fazla değer verirsen, ya onu kaybedersin ya da kendini.Sydney J. Harris

*İnci, çamurda erimez.Victor Hugo

*Başkalarına değer biçmek, kendine değer biçmek demektir.William Shakespeare

*Değerin, sahtesi de gerçeği de kara bahtın fırtınalarında belli olur.
William Shakespeare

*İnsanın neye sahip olduğuna değer veririm; ama ne yapıp ne başardığına daha büyük değer veririm.Wolfgang Van Goethe

*Bilenler insanları yitirmezler, sözcükleri de yitirmezler. Konfucyus

*Bir çiçeği seviyorsan bırak var olsun. Sevmek, sahip olmak ile ilgili değildir sevmek değer vermek ile ilgilidir. Osho

*İnsanın en büyük hatası şudur; kendini olduğundan büyük görmek ya da kendine hak ettiğinden az değer vermek.Goethe

*Yaranın çıplağına vurulmaz. Anlatmaya soyunanlar buna güvenir. Giyinik yaralarla yazanların, anlatanların hikayelerindeyse bizi inandırmayan bir şeyler vardır. Sonra yara kilitleri. Kimilerinin ilk yarası kendinin kilidi olur; bir daha açılmaz. Yarasının farkında bile olmadan yaşayanlarınsa anlatmaya, dinlemeye değer hiçbir hikayeleri yoktur, onların düzayak mutlulukları vardır; kolay sevinçleri.Murathan Mungan

*Düşünceler insanı öldürebilir ama düşüncelerimiz uğruna ölmeye değer.Claudine Monteil

*Hayatlarımızın değerini ölçebilmenin yolu,başkalarının yaşamlarına değer vermekten geçer.David Gale

*Birinin duygularına haddinden fazla değer verirsen, onu anlaman imkansızlaşır.Murat Menteş

*Bir adamın birçok hüner, fen, biIgi sahibi oIduğuna bakma.. Verdiği sözde duruyor mu? değer veriyor mu,Vefası var mı? AsıI ona bak! Mevlana

*Hiçbir şey, her şeyi unutabilmenin verdiği huzurdan değerli olamaz. Orhan Pamuk

*Vronskiy’de güzel olmayan bir şey arıyor ve hiçbir şey bulamıyordu. Onun karşısında kendisinin bir hiç olduğunu Vronskiy’e göstermeye cesaret edemiyordu. Vronskiy bunu bilirse onu sevmekten vazgeçebilirmiş gibi geliyordu; böyle düşünecek bir nedeni olmadığı halde şimdi hiçbir şeyden onun sevgisini kaybetmek kadar korkmuyordu. Ancak kendisine karşı davranışı için ona minnet duymaktan ve ne kadar değer verdiğini göstermekten kendini alamıyordu. Tolstoy

*Hayat ne kadar zor olursa olsun, kalplerimizin derinlerinde biliriz ki hayat sonuna dek devam etmeye değer! Mehmet Murat ildan

*Bir altın külçesini bir ağaçtan daha değerli gören bir adam kesinlikle bir eşekten çok daha az zekâya sahiptir! Mehmet Murat ildan

*Biz gençler gerçekten de sizlerden memnun değiliz yaşlı beyefendi. Sizi fazla resmî buluyoruz ekselansları, kendini fazla beğenmiş, kendine fazla değer veren biri, içtenlikten uzak. Hepsinin başında bu sonuncusu geliyor, yani içtenlikten uzaklık. Hermann Hesse

*Topluluk içinde başkalarının fikirlerine göre yaşamak kolaydır. Yalnızlıkta kendi fikirlerine göre yaşamak kolaydır. Ama toplulukta bağımsızlığını koruyabilendir sadece takdire değer kişi. Ralph Waldo Emerson

*Değer verilen kadının tanıklığı…Peki, ya kendi kendine tanıklığın önemi?… Başkalarının gözündeki yeri mi önemliydi yoksa kendi gözündeki yeri mi? Doğan Cüceloğlu

*Konuşmaya değer oIanIarIa konuşmazsan, insanIarı yitirirsin. Konuşmaya değer oImayanIarIa konuşursan, sözcükIeri yitirirsin. BiIenIer insanIarı yitirmezIer, sözcükIeri de yitirmezIer. Konfücyus

*Hayattan değer görmek mi istiyorsunuz? Önce siz kendinize değer verin. Bu bencillik değildir.Siz güçlü olmazsanız kimseye faydanız olmaz.Bülent Gardiyanoğlu

*Kendimi affettim,seviyorum ve kendime değer veriyorum.Sevgiyi dışarıda aramak yerine kendi içimdeki sevgimi yüceltmeyi, paylaşmayı seçiyorum ve seviyorum.İyi ki varım,iyi ki bu dünyadayım…Bülent Gardiyanoğlu

*Sevmek! Kelimelere herkes kendine göre bir anlam, bir değer veriyor galiba. Bu değerler aynı olmadıkça iki kişi iki ayrı dil konuşuyorlarmış gibi olmuyor mu? Yusuf Atılgan

*İyi bir ilişki insana dünyadaki varlığının değerli olduğunu hissettirir. İyi bir ilişki güven verir.

*İyi bir ilişki kişiye zaaflarını, zayıflıklarını, açmazlarını, kusurlarını fark ettirir, içe bakmayı sağlar.

*İyi bir ilişki iki tarafı da geliştirir.

*Ve eğer bir ilişki ebediyete, sonsuzluğa kapı açabiliyorsa o çok iyi bir ilişkidir. Mustafa Ulusoy

*Birine değer verdiğin zaman yaralanmayı da göze alman gerekiyor. Anonim

*İnsanlar sevdiklerine çok değer verir, bazıları kendinden bile fazla.
Anonim

*Bazen düşünüyorum da ne çok değer vermişim değersizlere… Anonim

*Değer ya verilir ya bilinir.

*Kimseye hak ettiğinden fazla değer verme, yoksa değersiz olan hep sen olursun…

*Mevlana der ki; Bir adamın birçok hüner, fen, bilgi sahibi olduğuna bakma.. Verdiği sözde duruyor mu? değer veriyor mu,Vefası var mı? Asıl ona bak!!!!

*Sen , benim sana verdiğim değer kadarsın,
Sevmezsem bir hiç, seversem baş tacısın.


ağırlanmak, ahlak, edep, ilim, kıyafet, resimli mesajlar, uğurlar olsun, insanları değeri ile ilgili sözler, insana değer vermek, insan neden değerlidir, insanın değeri nedir, insanlara nasıl davranılmalı

ŞEY EDEBALİ'NİN OSMAN GAZİ'YE NASİHATI

23 Ocak 2020 Perşembe / No Comments
şeyh edebalinin osman gazi nasihatı kısa, şeyh edebali nasihatı, şeyh edebali sözleri, şeyh edebaliden nasihat facebook, şeyh edebalinin nasihatı tweeter, şeyh edebaliden öğüt,
şeyh edebali nasihatı, şeyh edebali sözleri, şeyh edebaliden nasihat facebook, şeyh edebaliden öğüt, şeyh edebalinin nasihatı tweeter, şeyh edebalinin osman gazi nasihatı kısa, 
“Ey Oğul!

Beysin! Bundan sonra öfke bize; uysallık sana... Güceniklik bize; gönül almak sana.. Suçlamak bize; katlanmak sana.. Acizlik bize, yanılgı bize; hoş görmek sana.. Geçimsizlikler, çatışmalar, uyumsuzluklar, anlaşmazlıklar bize; adalet sana.. Kötü göz, şom ağız, haksız yorum bize; bağışlama sana... Bundan sonra bölmek bize; bütünlemek sana.. Üşengeçlik bize; uyarmak, gayretlendirmek, şekillendirmek sana..

Ey Oğul!

Yükün ağır, işin çetin, gücün kıla bağlı, Allah Teala yardımcın olsun. Beyliğini mübarek kılsın. Hak yoluna yararlı etsin. Işığını parıldatsın. Uzaklara iletsin. Sana yükünü taşıyacak güç, ayağını sürçtürmeyecek akıl ve kalp versin. Sen ve arkadaşlarınız kılıçla, bizim gibi dervişler de düşünce, fikir ve dualarla bize va’dedilenin önünü açmalıyız. Tıkanıklığı temizlemeliyiz.

Oğul!

Güçlü, kuvvetli, akıllı ve kelamlısın. Ama bunları nerede ve nasıl kullanacağını bilmezsen sabah rüzgarlarında savrulur gidersin.. Öfken ve nefsin bir olup aklını mağlup eder. Bunun için daima sabırlı, sebatkar ve iradene sahip olasın!.. Sabır çok önemlidir. Bir bey sabretmesini bilmelidir. Vaktinden önce çiçek açmaz. Ham armut yenmez; yense bile bağrında kalır. Bilgisiz kılıç da tıpkı ham armut gibidir. Milletin, kendi irfanın içinde yaşasın. Ona sırt çevirme. Her zaman duy varlığını. Toplumu yöneten de, diri tutan da bu irfandır.

İnsanlar vardır, şafak vaktinde doğar, akşam ezanında ölürler. Dünya, senin gözlerinin gördüğü gibi büyük değildir. Bütün fethedilmemiş gizlilikler, bilinmeyenler, ancak senin fazilet ve adaletinle gün ışığına çıkacaktır. Ananı ve atanı say! Bil ki bereket, büyüklerle beraberdir. Bu dünyada inancını kaybedersen, yeşilken çorak olur, çöllere dönersin. Açık sözlü ol! Her sözü üstüne alma! Gördün, söyleme; bildin deme! Sevildiğin yere sık gidip gelme; muhabbet ve itibarın zedelenir...

Şu üç kişiye; yani cahiller arasındaki alime, zengin iken fakir düşene ve hatırlı iken, itibarını kaybedene acı! Unutma ki, yüksekte yer tutanlar, aşağıdakiler kadar emniyette değildir.

Haklı olduğun mücadeleden korkma! Bilesin ki atın iyisine doru, yiğidin iyisine deli (korkusuz, pervasız, kahraman, gözüpek) derler.

En büyük zafer nefsini tanımaktır. Düşman, insanın kendisidir. Dost ise, nefsi tanıyanın kendisidir. Ülke, idare edenin, oğulları ve kardeşleriyle bölüştüğü ortak malı değildir. Ülke sadece idare edene aittir. Ölünce, yerine kim geçerse, ülkenin idaresi onun olur. Vaktiyle yanılan atalarımız, sağlıklarında devletlerini oğulları ve kardeşleri arasında bölüştüler. Bunun içindir ki, yaşayamadılar.. (Bu nasihat Osmanlı’yı 600 sene yaşatmıştır.) İnsan bir kere oturdu mu, yerinden kolay kolay kalkmaz. Kişi kıpırdamayınca uyuşur. Uyuşunca laflamaya başlar. Laf dedikoduya dönüşür. Dedikodu başlayınca da gayri iflah etmez. Dost, düşman olur; düşman, canavar kesilir!..

Kişinin gücü, günün birinde tükenir, ama bilgi yaşar. Bilginin ışığı, kapalı gözlerden bile içeri sızar, aydınlığa kavuşturur. Hayvan ölür, semeri kalır; insan ölür eseri kalır. Gidenin değil, bırakmayanın ardından ağlamalı... Bırakanın da bıraktığı yerden devam etmeli. Savaşı sevmem. Kan akıtmaktan hoşlanmam. Yine de, bilirim ki, kılıç kalkıp inmelidir. Fakat bu kalkıp-iniş yaşatmak için olmalıdır. Hele kişinin kişiye kılıç indirmesi bir cinayettir. Bey memleketten öte değildir. Bir savaş, yalnızca bey için yapılmaz. Durmaya, dinlenmeye hakkımız yok. Çünkü, zaman yok, süre az!..

Yalnızlık korkanadır. Toprağın ekim zamanını bilen çiftçi, başkasına danışmaz. Yalnız başına kalsa da! Yeter ki, toprağın tavda olduğunu bilebilsin. Sevgi davanın esası olmalıdır. Sevmek ise, sessizliktedir. Bağırarak sevilmez. Görünerek de sevilmez!.. Geçmişini bilmeyen, geleceğini de bilemez.

Osman! Geçmişini iyi bil ki, geleceğe sağlam basasın.

Nereden geldiğini unutma ki, nereye gideceğini unutmayasın...”

Bu yazı, şeyh edebalinin osman gazi nasihatı kısa, şeyh edebali nasihatı, şeyh edebali sözleri, şeyh edebaliden nasihat facebook, şeyh edebalinin nasihatı tweeter, şeyh edebaliden öğüt, ile ilgilidir.

VATAN SEVGİSİ

/ No Comments
albayrak, anadolu, atalarımız, ay yıldız, bayrak, vatan borcu, vatan sözleri, vatan nedir, vatan ile ilgili sözler, bedel ödemek, ezan, görevlerimiz, kutsal emanetler, millet, resimli mesajlar, resimli sözler,
albayrak, anadolu, atalarımız, ay yıldız, bayrak, bedel ödemek, ezan, görevlerimiz, kutsal emanetler, resimli mesajlar, resimli sözler, vatan borcu, vatan ile ilgili sözler, vatan nedir, vatan sözleri, 
VATAN İÇİN BEDEL ÖDEMEYE HAZIRIZ

Dedelerimiz nasıl bedel ödediyse, 
biz de o bedeli ödemeye hazırız.
Toprak; bedel ödendiğinde Vatan olur,
Bayrak; uğrunda can verilirse Bayrak olur...
Anadolu toprağı Vatan'dır, 
Ay Yıldızlı Al Bayrak ise gerçek Bayrak'tır.
Atalarımız ne pahasına olursa olsun;
Vatan toprağını çiğnetmemiş, 
Bayrağı indirtmemiş ve 
Ezanı dindirtmemiştir.
Emanetler ve Görev torunlarındadır.

*

Vatanla İlgili Sözler

Sizinle düşman olan birini affedebilirsiniz ama vatanınıza düşman olan birini asla affetmeyiniz.
*
Mustafa Kemal Atatürk vatan ile ilgili bir sözünde: “Mevzu bahis vatansa gerisi teferruattır. “demiştir.
*
Vatan öyle kutsaldır ki onun uğruna ölen sorgusuz sualsiz cennete gidecektir.
*
Bu vatan, bu vatan için kanlarını akıtanlarındır, yüzyıllar boyunca dalgalanan ay yıldızlı bayrak için canlarını verenlerindir.
**
Bugün vatan tehlikede iken rahatı için yatanların, yarın yatacak bir vatanı olmayacaktır.
*
YükseI Türk senin için yüksekIiğin hududu yoktur. İşte paroIa budur. M. Kemal Atatürk
*
Vatan sevgisi farklı görüşteki insanları bir araya getiren en büyük sevgidir.
*
BayrakIarı bayrak yapan, üstündeki kandır. Toprak, eğer uğrunda öIen varsa, vatandır. ((Mithat Cemal Kuntay))
*
Bu vatan için savaşan ve bu vatan uğruna şehit düşen, bu vatan var oldukça yaşayacaktır.
*
Benden eyerimi isteyiniz vereyim, atımı isteyiniz vereyim. Fakat vatanımdan hiç kimse bir karış toprak istemesin veremem. ((Mete Han))
*
Vatan yurdu için çalışan çalışkan ve azimli insanların çabası sayesinde yükselecektir.
*
Vatan sevgisi ilkokulda çocuklarımıza verilmelidir. Bu vatanın nasıl kazanıldığı anlatılmalıdır ki; nasıl bir toprağın üzerinde yaşadığını bilsin.
*
Vatanın taş, kaya da olsa bir karış toprağı verilmez.
*
Dedelerimizin kanları ile alınan vatan, bizlerin canını almadan verilmez.
*
Vatan onu koruyan ve üzerinde yaşayan millet oldukça vatandır.
*
Mehmet Akif Ersoy’un vatanla ilgili sözü çok manidar ve düşündürücü: “Vurulup tertemiz alnından, uzanmış yatıyor; bir hilal uğruna, ya rab, ne güneşler batıyor. “
*
Vatan aşkını artırmak için en emin yoI, bir müddet yabancı bir memIekette kaImaktır.(WiIIiam Shenstone)
*
KıIıçIa aIınan vatan, para iIe satıImaz. II. AbdüIhamid
*
Vatanımızı seveIim; orası babaIarımızın da üIkesidir. SchiIIer
*
İnsanın kendi vatanı için yaIan söyIemesi, bir yurtseverIik sanatıdır; buna dipIomasi derIer. Ambrose Bierce
*
Vatan bir miIIetin evidir. Ahmet Mithat
*
Vatan için yaşamak, vatanın terakki ve teaIisine çaIışmak da vatan için öImek kadar şerefIidir. Gerigori Petrof
*
Hayatını vatan yoIunda kaybeden, hiçbir zaman öImez. G. HippeI
*
Dedem koynunda yattıkça benimsin ey güzeI toprak, neIer yapmış bu miIIet, en yakın tarihe bir sor bak. SüIeyman Nazif
*
Vatan sevgisi ahIakta iyiIiği, ahIakta iyiIik de vatan sevgisini meydana getirir. Montesquieu
*
Vatan, çaIışkan insanIarın omuzIarı üstünde yükseIir. Tevfik Fikret
*
Vatana oIan borcunu ödemeden öIen insan bedbahttır. J. FIetcher
*
O da gazi oImak istedi; fakat ona anIatmak gerekti ki şehit oImayı göze aIamayan, gazi oIamazdı. Arif Nihat Asya
*
Toprak, devIetin temeIidir, hiç kimseye veriImez. Mete Han
*
Vatan sevgisi; ruhIarı, kirden kurtaran en kuvvetIi rüzgârdır. Mustafa KemaI Atatürk
*
Vatan, bize kıIıcımızın ekmeğidir. Namık KemaI
*
Bu memIeket tarihte Türk’tü. Bugün de Türk’tür ve ebediyen Türk oIarak kaIacaktır. Atatürk
*
Vatanına sadakatIe hizmet edenin ataIara ihtiyacı yoktur. VoItaire
*
En yüksek vatan ve hayırseverIik, kanunIarı değiştirmek ve müesseseIeri ısIah etmekIe değiI; insanIarın serbestçe kendiIerini ısIah etmeIerine ve kendi kendiIerini yetiştirmeIerine, yardım etmekIe eIde ediIir. SamueI SmiIes
*
Benden eyerimi isteyiniz vereyim, atımı isteyiniz vereyim. Fakat vatanımdan hiç kimse bir karış toprak istemesin veremem. Mete Han

albayrak, anadolu, atalarımız, ay yıldız, bayrak, vatan borcu, vatan sözleri, vatan nedir, vatan ile ilgili sözler, bedel ödemek, ezan, görevlerimiz, kutsal emanetler, millet, resimli mesajlar, resimli sözler, 

AŞKIMIZ AL BAYRAK!

/ No Comments
aşk, ay yıldız, Bağdat şarkısı, bayrak, bayrak aşkı, dünyanın en büyük aşığı, resimli mesajlar, resimli sözler, türk milleti, uğrunda ölmek, vatan, vatan aşkı,
aşk, ay yıldız, Bağdat şarkısı, bayrak, bayrak aşkı, dünyanın en büyük aşığı, resimli mesajlar, resimli sözler, türk milleti, uğrunda ölmek, vatan, vatan aşkı, 
AŞKIMIZ AL BAYRAK!
aşk, ay yıldız, Bağdat şarkısı, bayrak, bayrak aşkı, dünyanın en büyük aşığı, resimli mesajlar, resimli sözler, türk milleti, uğrunda ölmek, vatan, vatan aşkı, bağdat şarkısı
Her insanın bir aşkı vardır . 
Vurulur, tutulur, canından aziz bilir.
Biz doğuştan Ay Yıldızlı Al Bayrağa aşık olmuş bir milletiz.
*
Biz, dünyanın en büyük aşığı olabiliz . 
Biz uğrunda yüz kere bin kere ölebiliriz . 
Biz Ali'yiz , Fatma'yız , Fatih'iz , Ayşe'yiz 
Biz bu Bayrağı , haine , alçağa , soysuza çiğnetmeyiz...

şk, ay yıldız, Bağdat şarkısı, bayrak, bayrak aşkı, dünyanın en büyük aşığı, resimli mesajlar, resimli sözler, türk milleti, uğrunda ölmek, vatan, vatan aşkı, 

ESMA'ÜL HÜSNA (YA CELİL)

21 Ocak 2020 Salı / No Comments
dualar, esmaül hüsna anlamları, el celil duası, ya celil kaç defa okunur, ya celil anlamı, ya celil 5329, ya celil nasıl okunur, ya celil ya allah, el celil isminin sırları, zalimler için zikir

EL CELİL; 

Ulu, kudretli, yüce, azamet ve Kibriya sahibi ve Celal sahibi manalarına gelmektedir.

Allah lafza-i celalinin anılmasından sonra, bir saygı ifadesi olarak kullanılan “Celle Celâlühü, Celle Şânuhû, Celle ve Alâ, Azze ve Celle” ifadeleri de “Azameti büyük, Şanı yüce ve ulu olan” anlamlarına gelmektedir.

Celalve ikram sahibi Rabbinin adı yücedir. Rahman/78

Varlığı ile “El-Celil’dir. O’nun büyüklüğü, hiçbir ölçü ile anlatılamaz. Ama O, yüce Allah kutsi bir hadiste; “Beni ne yer içine aldı ne gök, lakin mü’min bir kulumun kalbi Beni içine alır”
buyurulmaktadır.

EL CELİL ZİKRİ VE DUASI

Tavsiye edilen zikir şekli “Yâ Celîl Yâ Allah” şeklindedir.

EL CELİL zikri, günde 5329 kere okumaya devam eden kişi, zalim ve zorba kişiyi zelil etmek için okunur.

Ya Celil ismini zikreden kişiler insanlar tarafından sevilir ve saygı görürler. Bu zikri çekenlere kimse kötü gözle bakamaz. Bu zikre devam edenlerde manevi bir güç hasıl olur, ahlakı düzelir ve kimse hakkında kötü düşünemez.

'Ya Alim' zikri için tıklayınız...

Bu yazı; dualar, esmaül hüsna anlamları, el celil duası, ya celil kaç defa okunur, ya celil anlamı, ya celil 5329, ya celil nasıl okunur, ya celil ya allah, el celil isminin sırları, zalimler için zikir ile ilgilidir.

BEDEN DİLİ İLE KARAKTER ANALİZİ

/ No Comments
allah, gölgesi ağır, hissetmek, ilkeli, karekterli olmak, moral motivasyon, prensipli, resimli mesajlar, resimli sözler, beden dili, beden dili ile karakter analizi, karakter analizi, karakter nasıl yazılır, karakter ne demek

KARAKTERLİ OLMAK

Karekter sahibi iseniz, düşman sahibi de olursunuz.
Karekterli olmak, özel olmaktır.
Karekterli insan; ilkelidir, prensiplidir.
Her ortamda farkını hissettirir.
Gölgesi ağırdır. Saygı duyulur, duymak zorunda hissettirir.
Çabuk yıkılmaz, dik durur, gölge gibidir.
Moraldir, bozulur, düzelir. Allah karaktere zeval vermesin. 

*

Beden Dili İle Karakter Analizi

Gündelik yaşamımızda, gerek yüz yüze gerek sosyal ortamlar üzerinden birden fazla insanla iletişim halinde oluruz. Peki, bu gündelik hayatımızdaki insanları ne kadar tanıyor, ne kadar anlayabiliyoruz?

Bazı insanları anlayabilmek çok kolaydır. Dış görünüşüne ve tavırlarına bakınca bir tahminimiz olur, bize göre iyi bir insan olup olmadığını kolaylıkla anlayabiliriz. Peki, ya anlayıp tanıyamadığımız insanlar, onlar konusunda ne yapacağız? Bu konuda işin içine biraz beden dili biraz da fizyonomi giriyor.

Beden dili hakkında herkesin az çok bilgisi vardır ancak “Fizyonomi nedir?” diye soracak okurlarımız için ben kısa bir açıklama getireyim. Fizyonomi, yüz okuma sanatıdır. Yüzün bölümlerinin büyüklüğü, küçüklüğü ve biçiminin neye işaret ettiğini öğretir; karşınızdaki kişinin yüz biçiminden karakter analizi yapmanızı sağlar. Fizyonominin ne kadar etkili ya da ne kadar işe yaradığını kendiniz deneyerek ve araştırarak fikir sahibi olabilirsiniz.

Fizyonomiden kısaca bahsettikten sonra ben yazımın geri kalanında beden diline yer vermek istiyorum. Hadi o zaman başlayalım!

El hareketleri

Yüz yüze konuşmalardan başlayacak olursak önceliği konuşmalarda el hareketlerini çok fazla kullanan insanlara vermek istiyorum. El hareketlerinin konuşmayı kolaylaştırıcı etkisi olmasından dolayı telefonda konuşan kişiler bile karşı taraf kendilerini görmediği halde el ve kol hareketinde bulunarak kendi konuşmalarına yardımcı olmaya çalışırlar. Eller aynı zamanda kişi için en önemli savunma aracıdır.

Ellerin vücuda doğru yaklaştırılması gerginliğin, güvensizliğin ve teslimiyetin ifadesidir. Çok iyi konuşan insanlar bile ellerini bacaklarına yapıştırdıklarında ve ellerini kullanamadıklarında konuşmaları yavaşlamakta, ses tonları zayıf ve vurgusuz olmaktadır. Yani eller vücuda yapışık bir şekildeyken kişi fazla uzun konuşamaz. Eller bacaklara yapışık bir şekilde dururken kişi hem rahat konuşamamakta hem de yaratıcı bir şekilde düşünememektedir. Eğer kişinin düşünmesine ve konuşmasına engel olmak istiyorsanız kişinin ellerini bacaklarına yapıştırmasını sağlamanız yeterli olacaktır. Kişi bu duruş şeklindeyken yaratıcı düşünemediği gibi aynı zamanda da konuşamayacaktır. Eğer bu şekli alan kişi konuşmakta ise bir süre sonra konuşmasında aksaklıklar başlayacak ve kişi konuşmasını sonlandıracaktır.

Avuçların yukarı doğru olması “sana tehdit oluşturmuyorum, ellerim boş, ellerimde sana zarar verecek hiçbir şey yok, sana tehlike arz etmiyorum, bana güvenebilirsin” anlamlarına gelmektedir. Avuç içlerinin yukarı kaldırılması ise zaferin, gücün simgesidir. Kişi bir zafer kazandığında avuçları yukarı gelecek şekilde ellerini havaya kaldırır. Boks maçlarında da kazanan kişinin eli yukarıya kaldırılırken kaybeden kişinin eli aşağıda bırakılmaktadır.

beden26Avuç içlerini saklayan kişiler, bir şeyler saklıyor olabileceği gibi yalan da söylüyor olabilirler. Örneğin, çocuk vazoyu kırdığı zaman annesi “Vazoyu kim kırdı?” diye sorduğunda çocuk suç aleti olan ellerini hemen arkasına saklayarak “Ben kırmadım” der. Avuç içinin gizlenerek gösterilmemesi kişilerin bir şeyler sakladığının göstergesidir. Çünkü yukarıda da belirttiğim gibi avuç içleri doğruluğun, güvenin göstergesidir. Avuçları gizlemenin en kolay yolu ise elleri ya cebe sokmak ya da arkaya almaktır. Eğer bir konuşma esnasında karşınızdaki kişi birden ellerini saklama çabası içerisine giriyorsa ya söylediklerinde bir yalan vardır ya da size söylemediği, sizden gizlediği bir şeyler vardır. Bu kişilere “Benden ne gizliyorsun?” diye sorulduğu takdirde muhtemelen kişi kekelemeye başlayacak ve kaçamak cevaplar verecektir.

Ellerin kenetli bir şekilde göğüslerin üzerinde durması sıkıntının, gerginliğin belirtisi olmaktadır. Sıkıntı arttıkça kişinin elleri göbekten göğse doğru kayar. Yani sıkıntının, gerginliğin az olduğu durumda eller göbek üzerinde kenetlenmiş bir şekilde durur.

İki elin parmaklarının açık bir şekilde parmak uçlarının birbirine değerek çatı gibi bir şekil alması kişinin konuştuğu konuda uzman olduğunu gösterir. Eğer kişi ellerini çatı şeklinde yaparak konuşuyorsa “Ben bu konuda uzman bir kişiyim ve söylediklerime harfiyen güvenebilirsiniz” demek istemektedir.

Elleri ovuşturmak bir fırsat yakalandığının göstergesidir. Eğer kişi ellerini hızlı hızlı ovuşturuyorsa olumlu, yavaş yavaş ovuşturuyorsa olumsuz bir düşünce içerisinde olduğunu göstermektedir.
Ellerin yumruk yapılması öfkenin belirtisidir. Ancak ellerin yumruk yapılarak havaya kaldırılması mutluluğun simgesidir.

Kol hareketleri

Ellerin beden dilindeki öneminden biraz bahsettik. Şimdi ise kol hareketlerinden bahsedelim. Kol hareketlerinin de diğer organlarda olduğu gibi kendine özgü anlamları vardır. Kollar bir insanın en önemli savunma aracıdır. Bir tehlike anında ilk kullandığımız organ kollar olmaktadır. Kolların açılması, kapanması, bedene yaklaştırılması, bedenden uzaklaştırılması, kolların kavuşturulması vb. hareketler his ve düşüncelerin belirtisidir.

Kol kavuşturmak güçsüz hissedildiğinde, yalnız hissedildiğinde, üşündüğünde, karşı taraf dinlenmek istenmediğinde, karşı tarafa kendini kapatmak ve iletişimi sonlandırmak istenildiğinde yapılan bir harekettir.

Elin göğüste kavuşturulması karşı tarafla araya bir şey konulması anlamına gelmektedir. Bu hareket karşı tarafla iletişim kurulmak istenmediğini anlatan bir harekettir. Bu hareketi yapan kişi, karşısındaki kişiye “Seninle iletişim kurmak istemiyorum, senin söylediklerin benim için önemli değil” mesajı vermektedir. Kolların göğüs hizasında kavuşturulması, kişinin kalbinin önüne bir engel koymasıdır. Eğer kişi kalbinin önüne kollarıyla bir engel koyuyor, bir set çekiyorsa bu karşısındaki kişiye direnç gösterdiğini ve o kişiye kalbini kapattığını göstermektedir.

Ellerin bele konulması dirsekleri ortaya çıkarır. Dirseklerin ortaya çıkması ise saldırganlığın, şiddetin belirtisidir. Elleri bele koymak hemcinsler arasında saldırganlığın belirtisi olurken kadın erkek arasında yapıldığında kur anlamına gelmektedir.

İnsanlar özellikle stresli oldukları zaman bir destek obje aramaktadırlar. Bu obje masa, sandalye, peçete, kalem, bardak vb. olabilmektedir. Kişi gerginliğini azaltabilmek için eline bir nesne alır ve gerginlik devam ederse bu nesne ağza götürülür. Yani nesnenin ağza götürülmesi gerginliğinin arttığının bir belirtisidir. Kişi kendisi için rahatlatıcı görünen bir nesneyi araya koyarak karşısındaki kişiyle arasında bir mesafe oluşturup gerginliğini gidermeye çalışır.

Göz hareketleri

Gözler kapandıkça anlatılan bilgiye olan ilgi azalıyor demektir.

Gözler açıldıkça konuya olan ilgi de artmaktadır. Gözlerin açılması söylenilen şeyle çok ilgilenildiğini, o konuyla alakadar olunduğunu göstermektedir.

Gözlerin birdenbire, yani aniden açılması şaşkınlık anlamına gelmektedir. Şaşkınlık ifademizi gözlerimiz çok kolay bir şekilde karşı tarafa anlatabilmektedir. Ancak şaşkınlık saniyelik bir makro ifadedir. Eğer bu ifade otalama dört-beş saniyeden uzun sürüyorsa sahte olduğunu belirtmek gerekir.
Gözlerin hafifçe kısılması anlatılanı anlamak için zamana ihtiyaç duyulduğu anlamına gelmektedir. Gözlerini hafifçe kısan bir kişi, anlatılan şeyi anlamak için karşısındaki kişiden kendisine zaman tanımasını istemektedir.

Gözün birisinin kapatılması verilen bilgilerin eksik bulunulduğunun bir göstergesidir.

Yalan söyleyen insanlar gözlerini kaçırırlar. Eğer konuşurken karşınızdaki sizinle göz temasını keserek gözlerini sizden kaçıyorsa bu o kişinin yalan söylediğinin bir belirtisidir. Karşısındaki kişiyle göz temasını kesmenin yalan söylemek olduğunu bilen birisi ise bu sefer yalan söylerken gözlerini karşısındakinin gözlerine diker. Doğal olanın dışındaki her davranış kişinin yalan söylenildiğinin belirtisidir.

Yandan bakış, yani gözlerin sağa veya sola doğru kayarak bakması karşı tarafı etkilemek, karşıyı kendine çekmek, bir aktris/aktör edası oluşturmak için yapılmaktadır.

Konuşma esnasında başka bir yere bakmak konuşmanın önemini azaltmaktadır. Konuşan kişiye değil de başka taraflara bakılması, konuşan kişiyle ilgilenilmediği anlamına gelmektedir ki böyle bir durum karşısında konuşan kişi de bir süre sonra konuşmak istemeyecektir.
Beden dilinde oturuş biçimleri ve ayaklar

Kişi eğer koltuğun ucunda oturuyorsa yani koltuğun ucuna iyice yaklaşmışsa ve ellerini dizlerinin üzerine koymuşsa, artık görüşmeyi bitirmek istiyordur. İnsanlar bir yerden kalkacakları zaman oturdukları yerin ön tarafına gelerek ellerini dizlerinin üzerine koyup “Hadi bana müsaade” diyerek bir hamlede kalkarlar. Bundan dolayı da bu hareket, kişilerin gitmek istediklerini veya görüşmeyi bitirmek istediklerini belli eden bir hareket olmaktadır.

Bir kişinin koltuğun ucunda kalkmak üzereymiş gibi oturması bir özgüven eksikliğinin belirtisidir. Kişi eğer bu hareketi kalkmak için yapmıyorsa yani kalkmak için koltuğun uç tarafına gelmediyse ve geldiğinden beri bu şekilde sandalyenin ya da koltuğun ucunda oturuyorsa bu kişinin kendisine olan güveni eksik demektir.

Oturdukları koltukları tam dolduran insanlar özgüvenleri yüksek olan ve bulundukları yeri hak ettiklerini düşünen insanlardır.

Ayakların sandalyenin ayaklarına dolanması kenara sıkışmışlığın ve çaresizliğin göstergesi olmaktadır. Kişi ayaklarını geriye doğru çekerek sandalyenin ayaklarına dolarsa bu kişi kendisini köşeye sıkışmış ve çaresiz hissediyordur.

Sandalyeye ters oturmak asiliğin ve kurallara uymayışın bir göstergesidir. Bu şekilde oturan kişiler “Ben asi bir insanım ve bakın kurallara bile uymuyorum” demek istiyordur.

Koltuğun kenarlarına oturmak üstünlük göstergesi anlamına gelmektedir.

Oturduğumuz yer insanın kişiliği hakkında bilgi vermektedir. Kapıya yakın oturmak özgüven eksikliğinin bir göstergesi olmaktadır.

Bacak bacak üstüne atmak olumsuz bir anlam içermektedir. Ancak burada kişi uzun süre oturduğunda bir rahatlama ihtiyacından dolayı da bacak bacak üstüne atabilir.

Kişinin hareketlenmeye başlanması gerginliğin göstergesi olmaktadır. Çok hareketli olan, oturduğu yerde sürekli kıpırdanan kişi bulunduğu ortamdan dolayı gerginlik içine girmiştir.

Ayakların kilitlenmesi kişinin savunmada olduğunu gösterir.

Bir kişiyle diyalog halindeyken kişinin sizinle sohbet etmek isteyip istemediğini kişinin ayak ve gövdesinin yönünden anlamanız mümkün olmaktadır. Eğer kişi size yarı dönük bir vaziyette ya da hiç size dönmeden sadece başını çevirerek konuşuyorsa bu kişi sizinle muhabbet etmek istemiyordur.
Okuduğunuz üzere, beden dilindeki anahtar davranışlar aslında günlük hayatımızda çoğunlukla karşımıza çıkan şeyler. Ben bu yazıda sadece belirli kısımlarından bahsedebildim. Aslında beden dili çok geniş bir yelpaze gibidir. Kişinin uyuma, soyunma ve hatta konuşmadaki ses tonuna kadar karakterini ele vermesinden bahsedilebilir. Daha fazla bilgi almak, bence size bir şey kaybettirmez, aksine kazandır. Daha çok öğrenmek, insanları daha çok tanımak gerekir.

*Yararlanılan kaynaklar: Beden Dili Kursu/Derya Talas 



allah, gölgesi ağır, karekterli olmak, moral motivasyon, resimli mesajlar, resimli sözler, beden dili, beden dili ile karakter analizi, karakter analizi, karakter nasıl yazılır, karakter ne demek

SADAKAT NEDİR? SADAKAT SÖZLERİ

/ No Comments
altın sözler, sevdik sevdalandık, sevdiklerinize gül verin yoksa gülüverin, sadakat nedir, sadakat sözleri, sadakat nedir kısa, sevgiliye sadakat sözlerisadakatın önemi, eşler arası sadakat

Sevdiklerinizi nolursa olsun bırakmayın.
*
Sevdiklerinizi incitmeyin.
*
Sevdik sevdalandık ama kıymetini bilemedik.
*
İyi günde herkes dost, kötü günde kıymet bile ise gerçek dost.
*
SADAKAT

Sadakat nedir sorusu evli olsun olmasın çoğu çiftin anlamını bildiği, bazı çiftlerin ise hem anlamından, hem de günlük yaşamlarımıza ne şekilde etki etmesi gerektiğinden habersiz oldukları bir soru. Sadakat, kelime anlamı itibarı ile eşlerin birbirine sadık olmaları anlamına gelir. İki eş, birbirine sağlam bir bağla, güvenle bağlanır ve birbirlerini yaşadıkları müddetçe koruma, birbirlerine zarar vermekten uzak durma, birbirlerinin güvenliğine ve varlığına tehdit oluşturabilecek hiçbir eylemde bulunmama anlamlarını taşır. Karşılıklı olarak birbirine sadık olan eşler, sadakatin anlamını bilmenin ötesinde, sadakat gibi önemli bir değere uygun hareket etmiş de olurlar.

Sadakat Nedir ve Neden Önemlidir?

İnsan İlişkilerinde Sadakat

Sadakat, sadece çift ve evlilik ilişkisinde değil, tüm insan ilişkilerinde önemli bir değerdir. İnsanlar, yakınlarına karşı gönülden bağlıdırlar ve yakın oldukları kişilerin yararını düşünür, onların zarar görmelerine sebep olabilecek eylemlerden ve durumlarda titizlikle uzak durma gayreti gösterirler.

Çift ve evlilik ilişkisinde sadakatin farklı boyutları bulunmalıdır. Yukarıdaki satırlarda bahsetmiş olduğumuz göülden bağlı olma ve yakın olduğu kişinin yararını düşünüp, onun zarar görmesine sebep olabilecek eylemlerden ve durumlardan titizlikle uzak durma gayretinin azamisi çift ve evlilik ilişkisinde bulunmalıdır.

Cinsel Sadakat Nedir?

Cinsel sadakat, evlilik ilişkisinde yer alan kadın ve erkeğin birbirlerine cinsel anlamda sadık kalmaları anlamına gelmektedir. Cinsel sadakate önem veren eşler, eşi dışında bir insanla cinsel içerikli hiçbir paylaşımda bulunmaz. Sadakatin cinsel boyutu çok önemlidir. Aldatma durumu, genellikle cinsel sadakatsizlik şeklinde görülür ve bu tür eylemler çiftlerin ilişkilerine ve evliliklerine çok ciddi zararlar verir.

Sadakat ve cinsel sadakat tüm insan toplumlarında önem verilen bir kavramdır. Yer yüzünde yaşayan tüm insan toplulukları sadakate ahlaki bir değer ve anlam verirler. Çift ilişkisinin ve evliliklerin sürmesini, eşlerin birbirlerine saygı ve sevgi duyarak aralarında sağlam bir bağ kurmalarını sağlayan temel değerlerden biridir.

Sadakatsizliğin görüldüğü evliliklerde, aldatılan eş, aldatan eşe güvenini kaybeder, ihanete uğratıldığını ve güvenliğinin tehlikeye atıldığını düşünür, endişe, kaygı ve korkuyla birlikte utanç / öfke hisseder. Aslında aldatılan eşin hissettiği duyguların şiddeti de, aldatma sonrası ilişkinin içine düştüğü açmazlar da sadakatin ne denli önemli bir değer olduğunu bizlere hatırlatan önemli hatırlatıcılardır.

Çift ilişkisini ve evliliği sadakat kavramının değerini bilmeksizin yaşayan insanlar, sadakatsizliğin ilişkiye verdiği zararı da görmezden gelirler. Bu kişiler aldatmayı “aldatma” olarak değil de bir hak olarak görürler. Aldatmak, ihanet etmek ve vefasızlık acı verir ve sadakatsizliğin verdiği acı bunlara benzer.

Sadakate uygun davranan eşler birbirleriyle yakındırlar, birbirlerine duygusal açıdan yakın hissederler. Sadakatsiz eşlerse birbirlerine uzaktırlar, duygusal açıdan da uzak hissederler. Eşlerini özel hissetmedikleri gibi, eşlerinin yanında kendilerini de özel hissetmezler. Evlilik ve çift ilişkisi bu kişiler açısından sıradan, öylesine ilişkiler gibidir ve büyük bir anlama sahip değildir.

Sadakatli olmak, eşlerin birbirlerine duydukları güveni güçlendirerek ilişkinin her geçen gün daha anlamlı ve daha derinlikli bir ilişki haline dönüşmesine yardımcı olur. Eşler birbirlerini özel hisseder ve hissettirirler. Sıradanlıktan ve öylesine ilişkilerden farklı olarak birbirlerine özel davranırlar. Birbirlerini her durumda ve ortamda koruyan, birbirlerinin güvenliğini, emniyetini mümkün olan en iyi şekilde gözeten insanlardır.

Çiftler Açısından Sadakatin Önemi

Çift ilişkisinde aranan temel özelliklerden bir tanesi sadakattir. Sadakat, tüm dünyadaki insan toplumlarının büyük çoğunluğu tarafından önem verilen ve hassasiyetle yaklaşılan bir kavramdır. Kısaca ifade etmemiz gerekirse, insanların (kadın ve erkek fark etmeksizin) büyük çoğunluğu “Benim için sadakat önemlidir” der.

Peki sadakat bu denli önemli iken bizler sadakate uygun hareket edebiliyor muyuz,  dikkat ediyor muyuz?

Kaynak: www.saglikolsun.info

SADAKAT SÖZLERİ

En vefakar dostumuz göIgemizdir, o da yoIdaşIık etmek için güneşIi havayı bekIer. Cenap Şehabeddin
*
Para iIe aIınan sadakat daha fazIa para iIe de satıIır.Seneca
*
Yemine gerek görmeyecek kadar sözIerine sadık oI. DaIe Carnegie
*
Birini sevmeye, koyuImak başIı başına bir iş, bir girişimdir.Güç ister, yürek ister, körIük ister. Hatta başIangıçta öyIe bir an vardır ki uçurumun üstünden sıçramak ister; düşünmeye kaIkarsan aşamazsın onu. Jean PauI Sartre
*
İnsana sadakat yaraşır, görse de ikrah, yardımcısıdır doğruIarın, Hazret-i AIIah! Ziya Paşa
*
Sevdiğini başkasına uğurIamak mı daha zor, yoksa başkasından geIdiğini biIe biIe onu karşıIamak mı? Louis Aragon
*
Sevdiğine bağIı kaImak için uğraşmak, sadakatsizIiğin ta kendisidir. François de La RochefaucauId
*
Sadakat, maddi endişeIerIe sınanmamaIıdır. 
*
DostIarımdan hangisinin vefaIı, hangisinin vefasız oIduğunu, artık ne vefaIıIara, ne vefasızIarına karşıIık veremeyeceğim bir zamanda öğrendim. M. T. Cicero
*
YokIuğunIa mum misaIi erirken biIe, Suya hasret toprak gibi bekIerim seni. Çünkü dünüm sendin bu günüm sen ve yarınımda yaInız sen oIacaksın. Atakan Korkmaz
*
İddiacı oI ama haset seni yıkmasın Hak doğruya yardımcı bu akIından çıkmasın yükseI başın dönmesin ihtirasIa kör oIma taş atana ekmek at sakın ha nankör oIma. Atakan Korkmaz
*
Sadakat erdem değiIdir asIında, sevgiden kör oImaktır. Hep kaçtığın şeye eninde sonunda yakaIanmaktır sadakat. Yemin etmeden bir daha düşün çünkü sadakat iIe başIayan her şey ihanetIe biter.
*
“Seni seviyorum” diyen, seni gerçekten seven değiIdir. Seni gerçekten seven; “Seni seviyorum” demeye çekinendir. CemaI Süreyya
*
Sadakat, başkası istedi diye hain oImak değiImiş. Sadakat kendine sadık kaImakmış. TunceI Kurtiz
*
ÖIüm gibidir sadakat. Bir kere çizgiyi geçtin mi, geri dönüş yoktur.
*
Sadakat uçurumdur, sadakatsizIik hiçIik.
*
Emanetin en faziIetIisi, ahde vefa etmektir. Hz. AIi
*
Bu dünyadaki en zor şey, kendi kendine sadık oImaktır. Dostoyevski
*
YeniIen efendisine sadık kaIan, efendisini yeneni yendi demektir. WiIIiam Shakespeare
*
İyi bir karakteri oIuşturan parçaIar sadakat ve merhamettir. CarI HiIty
*
Aşkta sadık oIanIar aşkın yaInızca uçarı yönIerini biIirIer; aşkın trajediIerini biIenIerse vefasızdırIar. Oscar WiIde
*
Sevdiğine bağIı kaImak için sozadresi.com uğraşmak sadakatsizIiğin ta kendisidir. La RochefaucauuId
*
ÖyIe bir seveceksin ki, yüreğinden kimse ayıramayacak. Ve öyIe birini seveceksin ki, seni gözIeriyIe biIe aIdatmayacak. Can YüceI
*
Bu dünyada birbirinize sadık kaIırsanız, iki vücutta bir ruh oIursunuz ve o zaman insanIarın mutIuIuğunda sizin de payınız oIur. Hans Christian Andersen
*
İsteksiz yapıIan işten, sevgi, saygı ve sadakatten yoksun evIiIikten, haram, heIaI gözetmeyen kuIun ibadetinden hayır geImez.
*
GençIer sadık oImak ister, yapamazIar. YaşIıIar, sadık oImamak ister, yapamazIar. Atasözü
*
Sadık dost akrabadan yeğdir. Atasözü
*
Sadık dostum var deme başına bir haI geImeyince. Atasözü
*
SadakatsizIik, nankörIerin işidir, nankörIük ise AIIah’ın sevmediği huyIardandır. Cervantes
*
Sadakat KaIu- BeIa’da verdiğin sözün arkasında durmaktır. Zeki Doğan
*
SözIer veriIir, sözIer unutuIur; gün geIir ihanet eden sadakat ister. TunceI Kurtiz
*
Sadakat ya birine doğru koşmaktır, ya birinden sozadresi.com kaçmaktır sadakat erdem değiIdir asIında. TunceI Kurtiz
*
Sadakat endam değiIdir asIında sevgiden kör oImaktır, hep kaçtığın şeye eninde sonunda yakaIanmaktır sadakat.
*
Mü’minIer içinde AIIah’a verdikIeri sözde sadakat gösteren nice erIer var. İşte onIarın kimi adağını ödedi, kimi de (bunu) bekIiyor. OnIar hiçbir suretIe (ahidIerini) değiştirmediIer. Ahzâb 23
*
Aşk biIe saIt fizyoIojik bir sorundur. Bizim öz irademizIe hiç iIişiği yoktur. GençIer sadık kaImak isterIer, kaIamazIar; yaşIıIar sadakatsizIik etmek isterIer, edemezIer. SöyIenecek söz bundan ibaret. Oscar WiIde
*
Yemin etmeden bir daha düşün, çünkü sozadresi.com sadakatIe başIayan her şey ihanetIe biter. TunceI Kurtiz
*




altın sözler, sevdik sevdalandık, sevdiklerinize gül verin yoksa gülüverin, sadakat nedir, sadakat sözleri, sadakat nedir kısa, sadakatın önemi, eşler arası sadakat, sevgiliye sadakat sözleri