Yazı Duyurusu

Menu

Browsing "Older Posts"

Browsing Category "rüya tabirleri"

KUR'AN HARFLERİNİN ANLAMLARI VE HARFLERLE RÜYA TABİRİ

12 Temmuz 2021 Pazartesi / No Comments


kuran harflerinin anlamları, ebced hesabı, ibni arabi rüya tabirleri, harflerle rüya tabiri, harflerin sırları, ilahi isimler, marifetname harflerin anlamı, ariflerin halleri, manevi yolculuk, kuran

Harflerin Özel Sırları

ا    (Elif)  : Elif’in makamı, cem (birlik) makamıdır. Ona ait isim Allah; sıfat ise kayyumluktur. Ona ait mertebeler bütün mertebelerdir. Elif, dairenin noktası ve çevresi, alemlerin basiti ve bileşiğidir. Ona ait sayı 1 dir.

  ء    (Hemze) : Hemze şehadet ve melekût aleminden olan harflerdendir. Çıkış yeri boğazın bitimidir. Sayıda bir mertebesi yoktur.

 ب     (Ba)  : Ba harfi mülk, şehadet ve kahır alemindendir. Çıkış yeri iki dudaktandır. Yolun başı ve sonu ona aittir. Tabiatı sıcaklık ve kuruluk, unsuru ateştir.  Sayısal değeri 2 dir.

 ت      (Te)  :  Te, gayb ve ceberut alemindendir. Çıkş yeri Dal ve Tı ile aynıdır. Tabiatı soğukluk ve kuruluk, unsuru topraktır.  Sayı değeri 404 dür.

  ث     (Se) :  Se, gayb, ceberut ve lütuf alemindendir. Çıkış yeri Zı ve Zel ile aynıdır. Tabiatı soğukluk ve kuruluk, unsuru topraktır. Sayısal değeri 505 tir.

   ج    (Cim)  :  Cim, şehadet ve ceberut alemindendir. Çıkış yeri damakla dilin ortasıdır. Tabiatı soğukluk, sıcaklık, kuruluk, unsuru topraktır. Sayısal değeri 3 tür.

  ح     (Ha) : Ha, gayb alemindendir. Çıkış yeri hançerin ortasıdır. Tabiatı soğukluk ve yaşlık, unsuru sudur. Sayısal değeri 8 dir.

  خ     (Hı) :  Hı, gayb ve melekut alemindendir. Çıkış yeri hançerin ağızdan sonra gelen kısmıdır. Başının tabiatı soğukluk ve kuruluk, bedeninin diğer kısmının tabiatı sıcaklık ve yaşlıktır. Büyük unsuru hava, küçük unsuru topraktır. Sayısal değeri 600 dür.

   د    ( Dal)  :  Dal, mülk ve ceberut alemindendir. Çıkış yeri Tı harfi ile aynıdır. Tabiatı soğukluk ve kuruluk, unsuru topraktır. Sayısal değeri 4 tür.

    ذ   (Zel)  :  Zel, şehadet, ceberut ve kahır alemindendir. Çıkış yeri Zı harfinin çıkış yeri ile aynıdır. Tabiatı sıcaklık ve yaşlık, unsuru havadır. Sayısal değeri 707 dir.

   ر    (Ra)  :  Ra, şehadet ve ceberut alemindendir. Çıkış yeri dilin yüzeyinden ve ön dişlerin üzerindendir. Tabiatı sıcaklık ve kuruluk, unsuru ateştir. Sayısal değeri 200 dür.

  ز    (Ze)  :  Ze, şehadet, ceberut ve kahır alemindendir. Çıkış yeri Sad ve Sin ile aynıdır.  Tabiatı sıcaklık  ve kuruluk, unsuru ateştir. Sayısal değeri 7 dir.

 س    (Sin)  :  Sin, gayb, ceberut ve lütuf alemindendir. Çıkış yeri Sad ve Ze’nin mahreciyle aynıdır. Tabiatı sıcaklık ve kuruluk, unsuru ateştir. Sayısal değeri nur ehline göre 60, İbn Arabî’ye göre 303 tür.

 ش     (Şın)  :  Şın, gayb ve ceberut’un orta alemindendir. Çıkış yeri Cim harfiyle aynıdır. Tabiatı kuru ve yaş, unsuru sudur. Sayısal değerinur ehline göre 300, İbn Arabî’ye göre 1000 dir.

  ص    (Sad)  :  Sad, gayb ve ceberut alemindendir. Çıkış yeri dilin iki ucu ile alt ön dişlerin biraz üstünün arasındadır. Tabiatı sıcaklık ve yaşlık, unsuru havadır. Sayısal değeri nur ehline göre 90, İbn Arabî’ye göre 60 tır.

  ض   (Dat)  :  Dat şehadet ve ceberut alemindendir. Çıkış yeri dilin ön ucu ile azı dişlerinin arasındadır. Tabiatı soğukluk ve yaşlık, unsuru sudur. Sayısal değeri nur ehline göre 800, İbn Arabî’ye göre 90 tır.

   ط    (Tı)  :  Tı, mülk ve ceberut alemindendir. Çıkış yeri dilin ucundan ve ön dişlerin kökündendir. Tabiatı soğukluk ve yaşlık, unsuru sudur. Sayısal değeri 9 dur.

    ظ   (Zı)  :  Zı, şehadet, ceberut ve kahır alemindendir. Çıkış yeri dilin iki ucu ile dişlerin uçları arasındadır. Dairesinin tabiatı soğuk ve yaş, boyunun tabiatı sıcak ve yaştır. Büyük unsuru su, küçük unsuru havadır. Sayısal değeri nur ehline göre 900, İbn Arabî’ye göre 808 dir.

  ع     (Ayn)  :  Ayn, şehadet ve melekût alemindendir. Çıkış yeri hançerinin ortasıdır. Tabiatı sıcaklık ve yaşlıktır. Sayısal değeri 70 tir.

   غ    (Gayn) :  Gayn şehadet ve melekût alemindendir. Çıkış yeri hançerinin ağza en yakın kısmıdır. Tabiatı soğukluk ve yaşlık, unsuru sudur. Sayısal değeri nur ehline göre 1000, İbn Arabî’ye göre 900 tür.

  ف   (Fe)  :  Fe, şehadet, ceberut, gayb ve lütuf alemindendir. Çıkış yeri alt dudağın içinden ve ön dişlerin uçlarındandır. Tabiatı sıcaklık, soğukluk ve yaşlıktır. Sayısal değeri 88 tir.

    ق   (Kaf)  :  Kaf, şehadet ve ceberut alemindendir. Çıkış yeri dilin sonundan genzin üzerine doğrudur. Tabiatı ilk analardır. Sonu sıcak ve kuru, diğer kısımları soğuk ve yaştır. Unsuru su ve ateştir. Sayısal değeri 100 dür.

   ك     (Kef)  :  Kef, gayb ve ceberut alemindendir. Çıkış yeri Kaf’ın mahreciyle aynı, fakat ondan daha aşağıdadır. Tabiatı sıcaklık ve kuruluk, unsuru sudur. Sayısal değeri 20 tir.

   ل    (Lâm)  :  Lâm, şehadet ve ceberut alemindendir. Çıkış yeri dilin ucundan bitimine kadar olan yerdir. Tabiatı sıcaklık, kuruluk ve soğukluktur. Büyük unsuru ateş, küçüğü ise topraktır. Sayısal değeri 30 tur.

  م       (Mim)  :  Mim, mülk, şehadet ve kahır alemindendir. Çıkış yeri Ba’nın mahreciyle aynıdır. Tabiatı soğukluk ve kuruluk, unsuru topraktır. Sayısal değeri 40 tır.

   ن      (Nun)  :  Nun, mülk ve ceberut alemindendir. Çıkış yeri dilin ucundan ve ön dişlerin üzerindendir. Tabiatı soğukluk ve kuruluk, unsuru topraktır. Sayısal değeri 55 tir.

    و      (Vav)  :  Vav mülk, şehadet ve kahır alemindendir. Çıkış yeri iki dudak arasıdır. Tabiatı sıcaklık ve yaşlık, unsuru havadır. Sayısal değeri  6 tır.

    ه      (He)  :  He gayb harflerinden biridir. Çıkış yeri hançerinin sonudur. Tabiatı tıpkı Utarit gibi soğukluk, kuruluk, sıcaklık ve yaşlıktır. Büyük unsuru toprak, küçüğü havadır. Sayısal değeri 5 tir.

    ى      (Ya)  :  Ya harfi şehadet ve ceberut alemindendir. Çıkış yeri Şın harfinin mahreciyle aynıdır. Tabiatı ilk analardır. Büyük unsuru ateş, küçük unsuru sudur. Sayısal değeri  10 dur.

Ebced  Hesabı

Arap imlasında sayı ifadesi için bazen harflerden faydalanılır. Bu hesaba  “ebced hesabı” denir. Ebced hesabı harflerin sayı değerine dayanan bir sayı sistemidir. Alfabenin başka ve eski bir sırasına göre her harf 1’den 1000’e kadar bir sayıyı karşılar. Harflere karşı gelen sayılar, yukarıdaki tablodan görüldüğü üzere, keşif ehli tarafından harflerin bazı sırları yoluyla tespit edilmiştir. Bu sayı değerleri keşif ehli arasında bazıları için farklılıklar göstermektedir. Ancak ekseriyet, aşağıda tablo olarak verdiğimiz sayı değerleri üzerinde mutabık kalmışladır. Bu sayı değerleri bazılarının düşündüğü gibi uydurularak ortaya çıkmamıştır. Bunlar harflerin tasavvufî sırlarının keşif edilmesiyle belirlenmiştir.

Arap alfabesine Farsça ve Osmanlıca ilave edilen  pe, çe, je  harflerinin değerleri sırasıyla ba, cim, ze harflerinin değerleriyle aynıdır. Ebced hesabıyla bilhassa devlet büyüklerinin ve meşhurların ölüm, doğumları ve büyük önemli olayların tarihini belirtmekte (tarih düşürmek) kullanılır.

Harflerle Rüya Tabiri

İbn Arabî Hazretlerine ait bir rüya tabiri ilmini aşağıda sunuyoruz. Bu ilim, rüyada görülen eşyanın yazılışının ilk harfi ile rüyayı yorumlar. Örneğin rüyada gördüğün ilk eşya şemsiye ise, şemsiye kelimesinin yazılışındaki ilk harf ş olduğundan, Arapça karşılığı Şın harfidir. Şın harfinin yorumlanması “İşlediği işe pişman ola” olduğundan, şemsiye ile beraber görülen ortam veya kişinin pişmanlık duymakta olduğu şeklinde yorumlanır. Rüyada masa görülürse, masanın yazılışının ilk harfi m, Arapça karşılığı  Mim harfi olduğundan, bunun yorumu “Muradına erişe, sevine” olacaktır. Yani rüyada masa gören kişi muradının gerçekleşeceği şeklinde yorumlayabilir. Tabii ki masanın ne durumda olduğu da önemlidir. Eğer masa kenara çekilmiş ve bir yere dayanmış olarak duruyorsa, muradın terk edilmiş olduğu yönünde bir yorum yapılabilir. Eğer masanın üstünde bir obje varsa, bu objenin simgelediği özelliğin gerçekleşeceği anlamı verilebilir. Bunlar rüya yorumlamanın bir çeşit tamamlamalarıdır.

İbn Arabî Hazretlerinin Rüya Tabirleri

 Elif  :         Mertebesi yüce ola

 Be   :         Rahat bula geçine

 Te   :          İlme veca eser ola (ilme düşe)

 Se  :          Nusretli ve saadetli ola

 Cim :        Düşmana fırsat bulup, galip ola

 Ha  :         Ululuğa şebi, ömrü uzun ola

 Hı  :          Muradına erişe, gayet sevine

 Dal :         Haceti zahmetsiz eline geçe

 Zel :         Çok mal eline gire, sevine

 Ra  :         Mal ve devlete erişe

 Ze  :         Din ve ağnağ bula

 Sin :         Korkudan emin ola

 Şın :         İşlediği işe pişman ola

 Sad :        İlim vadisine tamam erişe

 Dat :       Mal hasıl ola ve mal ucunda eli darala

 Tı :          Düşmanlarına galip ola

 Zı :          İçi acuna ve kaygu çeke

 Ayn :      Gönlü teşviş ola

 Gayn :     Nefsine zulüm ede

 Fe :         Düşmana galip gele

Kaf :        Devletli ola sevine

 Kef :       Gaipten bir haber gele sevine

 Lâm :     Korkusundan emin ola

 Mim :    Muradına erişe, sevine

 Nun :     Melul ola, belki ağlaya

 Vav :      Haceti reva ola, sevine

 He :       Beyler ucunda gönlü kıırıla

 Ya :       Gazi ve itaatları çok ola



Bu rüya tabirinin kaynağını bilmiyoruz. Ancak bu bilgiler bize tasavvuf ehli olan kişiler tarafından verilmiş ve İbn Arabî Hazretlerine ait olduğu söylenmiştir. Ayrıca bu Sufiler, bu yorumların denenmiş olduklarını ve doğru olduklarında kendilerinin herhangi bir şüphelerinin bulunmadığını ifade etmişlerdir. Yukarıdaki rüya tabirlerindeki iddialar, söz konusu harflerin, İbn Arabî tarafından keşfedilmiş olan sırlarıyla yakından ilgilidir. Dolayısıyla bu rüya tabirlerinin de İbn Arabî Hazretlerine ait olduğunu düşünmemizde bir sakınca yoktur.

Sonuç

Alemde hiçbir şey boşuna ve lüzumsuz yaratılmamıştır. Her şey bir hikmet ile yaratılmıştır. Bu hikmetler sonsuz sırlar içermektedir. Harfler de Allah’ın yarattığı nesnelerdendir. Onların da bir alemi olup, bir çok hikmet ve sırlar içermektedir. Bu hikmet ve sırları görmek akıl ve duyularla mümkün değildir. Ancak sırlar ilmi yardımıyla bu sırların bir kısmı öğrenmek mümkündür.

Harflerin sırlarını keşif yoluyla inceleyen en önemli Sufi, İbn Arabî Hazretleridir. Harflerin sırları, İbn Arabî Hazretlerinin Fütûhât-ı Mekkiyye adlı kitabının 1. Cildinin 2. Bölümünde detaylı olarak anlatılmaktadır.

Harflerin sırlarının incelenmesiyle Kur’an ayetlerinin sırları, iman şubelerinin sırları, yaratmanın sırları öğrenilebilir. Bu sırları öğrenmek o kadar kolay değildir. Bu sırları öğrenebilmek için, ölmeden önce ölen kullardan olmak gerekir.  Bu da ancak gerçek bir Sufi olmakla mümkündür.

Allah’ın ilmi sınırsızdır. Bize ise bu ilimden çok az bir kısım verilmiştir. Bu çok az kısmını bile elde etmek için insanın çok gayret etmesi gerekir. Bu konuyla ilgili web sitemizde birçok makale yayınlanmıştır.

Allah Teâlâ’nın herkesi bu ilahi ilim ve sırlara sahip olmayı nasip etmesini dileriz.

Faydalanılan eserler

“Ariflerin Halleri”, İmam Rabbani, Sufi Kitap, İstanbul, 2006

“Füsusul Hikem”, İbn Arabî, İstanbul Kitapevi, İstanbul, 1981

“Fütûhût-ı Mekkiyye”, İbn Arabî, Litera Yayıncılık, İstanbul, 2006

“Harflerin Sırları”, İbn Arabî, Litera Yayıncılık, İstanbul, 2015

“İlahi İsimler”, İsmail Hakkı Bursevî, Sufi Kitap, İstanbul, 2008

“Manevi Yolculuk”, İmam Rabbani, Sufi Kitap, İstanbul, 2006

“Marifetname”, Erzurumlu İbrahim Hakkı, Hasankale Derneği, Hasankale, 1980




kuran harflerinin anlamları, ebced hesabı, ibni arabi rüya tabirleri, harflerle rüya tabiri, harflerin sırları, ilahi isimler, marifetname harflerin anlamı, ariflerin halleri, rüya tabirler, kuran anlam

RÜYA NEDİR?

30 Temmuz 2019 Salı / No Comments
rüya, rüya nedir, rüya hakkında gerçekler, rüya hakkında ilginç bilgiler, rüya nasıl görünür, rüya görmek ne demektir, nasıl rüya görürüz, psikolojik açıdan rüya, rüya tabirleri

Rüyalar Hakkında En İlginç 13 Gerçek

Rüya görmek hayattaki en gizemli tecrübelerden biridir. Roma Dönemi’nde bazı rüyalar Roma Senatosu tarafından analiz edilmiş ve yorumlanmıştır. Rüyaların tanrılardan gelen mesajlar olduğuna inanılmıştır. Rüya yorumcuları askeri liderler ile savaşa bile gitmişlerdir. Ayrıca çoğu sanatçının, yaratıcı fikirlerini rüyalarından edindiği bilinmektedir. Peki rüyalar hakkında ne biliyoruz? İşte en ilginç 13 gerçek…

1. Gördüğünüz Rüyların yüzde 90′ını Unutursunuz…

Uyandıktan sonraki 5 dakika içerisinde rüyalarınızın yarısını unutursunuz. 10 dakika sonra ise yüzde 90′ı hafızanızdan silinmiş olur..

2. Körler de Rüya Görür

Doğduktan sonra kör olmuş olan insanlar rüyalarında görüntüler görürler. Kör olarak doğan kişilerse rüyalarında görüntü görmezler, ancak duyma, koklama, dokunma ve hissetme üzerine rüya görürler.

3. Herkes Rüya Görür

Ciddi bir psikolojik rahatsızlığı bulunmayan her insan rüya görür. Rüya görmediğinizi düşünüyorsanız, yanılıyorsunuz çünkü yalnızca rüyalarınızı hatırlamıyorsunuz.

4. Rüyalarımızda Yalnızca Bildiğimiz Yüzler Görürüz

Beynimiz yeni yüzler yaratamaz. Rüyalarımızda daha önceden gördüğümüz gerçek insanların gerçek yüzlerini görürüz ancak bunu onları hatırlamayabiliriz. Hepimiz yaşamımız boyunca binlerce yüz görmüşüzdür, yani beynimizin kullanabileceği sonsuz seçenek vardır.

5. Renkli Rüya Görmez

Görme yeteneğine sahip insanların yüzde 12’sinin rüyaları siyah-beyazdır. Geri kalanlar ise renkli rüyalar görürler. 1915-1950 arasında yapılan çalışmalar rüyaların çoğunun siyah-beyaz olduğunu ancak bu oranın 1960′lardan sonra değişmeye başladığını gösteriyor. Günümüzde 25 yaşının altındaki kişilerin yalnızca yüzde 4.4′ü siyah-beyaz rüya görüyor. Son yapılan araştırmalar bu değişimin nedeninin televizyonun siyah-beyazdan renkliye geçmesi ile bağlantılı olabileceğini gösteriyor.

6. Rüyalar Sembolik Anlam Taşımaktadır

Eğer rüyanız özellikle bir konu ile ilgili ise rüya sembolik anlam taşıyor demektir. Bu analiz edilerek ortaya çıkarılabilir.

7. Duygular

Rüyalarda en çok deneyimlenen duygu endişedir. Negatif duygular, pozitif olanlardan çok daha fazladır.

8. Tekrar Eden Rüyalar

Çoğu rüya yalnızca bir kez görülse de, çoğu insan aynı rüyayı birden fazla kez gördüğünü söylemektedir. Kadınların yüzde 70′inin ve erkeklerin yüzde 65′inin aynı rüyayı çok kez gördüğü kaydedilmiştir.

9. Hayvanlar da Rüya Görür

Değişik hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar insanlar gibi onların da uyku sırasında beyin dalgaları olduğu görülmüştür. Bir köpeği uyurken izleyin. Rüyada birşey kovalıyormuşçasına değişik sesler mırıldanır ve patileri hareket eder.

10. Vücut Felci

REM uykusu sırasında beyindeki bir mekanizma vücudun tamamen hareketsiz olmasını sağlar, böylece rüyada fiziksel bir hareketin gerçekleşmesi önlenir. Ancak bu mekanizmanın normal uyku süresinden önce/sonra ya da bu süre boyunca tetiklenmesi muhtemeldir.

11. Rüya ve Gerçeğin Birleşmesi

Uyuduğumuz sırada beynimiz gerçek hayattan gelen sesleri alır ve onları rüyamızın bir parçası haline getirir. Yani bazen dışarıdan gelen sesi uykuda yorumlayabiliriz. Örneğin kardeşiniz siz uyurken başınızda gitar çalıyorsa, rüyada konserde olduğunuzu görebilirsiniz.

12. Erkekler ve Kadınlar Farklı Şekilde Rüya Görürler

Erkekler, kendi cinsleri ile ilgili rüya görmeye daha çok meyillidir. Erkeklerin rüyalarındaki karakterlerin yüzde 70′i başka erkeklerdir. Diğer bir taraftan kadınların rüyalarındaki kişilerin yarısı erkek, yarısı kadındır. Tüm bunların yanısıra erkekler rüyalarında genelde kadınlardan daha agresif duydular yaşarlar.

13. Rüyaların Geleceği Gösterme Özelliği Vardır

Yapılan araştırmaların sonuçlarına göre çok sayıda insanın yüzde 18 ila yüzde 38′i en az bir geleceğe dair rüya görmüştür. yüzde 70 ise déjà vu deneyimlediğini söylemiştir. Rüyların geleceğin habercisi olduğuna inanan insanların sayısı ise yüzde 63 ila yüzde 98 oranla çok daha fazladır

Uyurken gördüğümüz düşler hakkında çok şey yazılır, çizilir. Bunların çoğu da genellikle bilimsel verilere dayanmaz.

Herkes renkli rüyalar görmez

Gözleri gören insanların yüzde 12’si rüyalarını siyah-beyaz görür, geri kalanlarsa renkli. 1915 ile 1950 yılları arasında yapılan araştırmalara göre rüyaların büyük çoğunluğu siyah-beyaz görülüyordu. Ancak sonuçlar 1960’lı yıllardan itibaren değişmeye başladı. Günümüzde 25 yaşın altındaki insanların sadece yüzde 4.4’ü rüyalarını siyah beyaz görüyor. Son araştırmalar bu değişikliğin nedenini siyah-beyaz film ve televizyondan renkli görüntüye geçmemize bağlıyor.

Rüyalar simgeseldir

Belirli bir nesne veya olay içeren rüya, genellikle doğrudan o nesne veya olayla ilgili değildir. Rüyalar simgesel bir dille konuşur. Rüyalarınız hangi imgeyi görürse büyük ihtimalle o imgeyi temsil etmiyordur.

Duygular

Rüyalarda en çok hissedilen duygu endişedir. Negatif duygular pozitif duygulardan daha sık görülür.

Her gece dört ila yedi rüya görürüz

Ortalama olarak her gece bir iki saat arası süreyle rüya görürüz.

Hayvanlar da rüya görür

Bir çok hayvan üzerinde yapılan araştırmalar, hayvanların da insanlar gibi uykularında rüya gördüklerini ortaya koymuştur. Bir köpeği uyurken izlerseniz, birini takip eder gibi ayaklarını veya patilerini oynattığını görebilirsiniz.

REM (Derin uyku fazı)

Hızlı Göz Hareketi (REM) uykunun standart bir evresidir ve bu evrede gözler hızlı hareket eder. REM uykusu ergen insanlarda tüm uykunun yüzde 20-25’ini kapsar, bu da bir gecelik uykunun 90-120 dakikasına eşittir. REM uykusu sırasında rüyada hareket edilse de vücut hareket edemez, yani vücut geçici ‘uyku felci’ haline geçer.

Rüyanın gerçek hayatla birleşmesi

Zihnimiz, bedenimizin o sırada gerçekten duyduğu ya da hissettiği şeyleri rüyalarımızla birleştirebilir. Örneğin rüyamızda kendimizi bir konserde müzik dinlerken görüyoruzdur, ancak o sırada radyoda bir müzik çalıyor olabilir.

Erkek ve kadınlar farklı rüyalar görür 

Erkekler, erkekler hakkında daha fazla rüya görür. Bir erkeğin rüyalarında gördüğü karakterlerin yüzde 70’i erkektir. Kadında bu oranlar eşittir. Öte ayndan erkekler kadınlara nazaran rüyalarında daha agresif duygular hisseder.

Geleceği gösteren rüyalar

Yapılan araştırmalar insanların yüzde 18 ila yüzde 38’nin rüyalarında ‘geleceğe ilişkin’ verilr taşıyan imgeler gördüğünü, yüzde 70’ininse ‘déjà vu’ yaşadığını gösteriyor. Rüyalarda geleceğin görülebileceğine inanan insanların oranıysa araştırmaya bağlı olarak yüzde 63 ile yüzde 98 arasında değişiyor.

Horluyorsanız rüya göremezsiniz

Bilimsel olarak kanıtlanamasa da, yapılan araştırmalarda horlayan insanların daha az sayıda, daha kısa ve genellikle unutulan rüyalar gördüğü sonucuna varmış.

Rüyanızda orgazm olabilirsiniz

Rüyanızda cinsel ilişkiye girebilir, ayrıca gerçeği kadar güçlü bir orgazm yaşayabilirsiniz. Hatta gerçeğinden bile daha şiddetli olabilecek bu orgazm esnasında boşalma bile gerçekleşmeyebilir.
 Takıntılarından ve yarattığı sorunlardan kurtulmak için… Rüya analiziyle terapi; Daha mutlu, başarılı ve güçlük olmak istiyorsanız, insanlarla daha iyi iletişim kurmaya çalışıyorsanız, öncelikle bilinçaltındaki takıntılarınızdan kurtulmalısınız. Bunun yolu da, rüyalarınız aracılığıyla alt beyninizin farkına varmanızdan geçiyor. Rüya analiziyle bunu gerçekleştirmeniz mümkün…

Rüya analiziyle terapi

Daha mutlu, başarılı ve güçlük olmak istiyorsanız, insanlarla daha iyi iletişim kurmaya çalışıyorsanız, öncelikle bilinçaltındaki takıntılarınızdan kurtulmalısınız. Bunun yolu da, rüyalarınız aracılığıyla alt beyninizin farkına varmanızdan geçiyor. Rüya analiziyle bunu gerçekleştirmeniz mümkün…

RÜYA: “Yoldayım. Yanımda küçük kızım ile onun yanında bir çocuk daha var. Kız mı oğlan mı bilmiyorum. S. (komşum) ile karşılıklı konuşuyoruz. Onun yüzünde birden kendi yüzümü görüyorum. Zaman zaman S. oluyor, zaman zaman ben oluyorum. Saçlarım omuzlarımda (daha kısadır). Fön çekmişim ve çok güzelim. Yüzüm pırıl pırıl, aydınlık.”

ANALİZ: Komşusunun dişi güce ulaştığını (vajinal orgazmı bildiğini) kabul ederek onu kıskanıyor ve kendisini onun yerine geçiriyor. Vajinal orgazmı öğrenip, dişi güce ulaştığında pırıl pırıl ve aydınlık olacağına alt beyin sistemi de ikna olmuş. Tipik bir iyileşme rüyası…

Okuduğunuz paragraf, kitaplardan edindiğimiz tipik bir rüya tabiri değil, uzmanlık alanı uyku “psikofizyolojisi” olan Psikiyatrist Doç. Dr. Nusret Kaya’nın kaleme aldığı “İyileşme Kitabı”nda yer alan bir rüya analizi. O “alt beyin” ile “üst beyin” arasında oluşan ve rüyalara yansıyan “takıntılarımızı” rüya analizleriyle ortadan kaldırarak bilincimizi yeniden kaynağına doğru açmayı hedefliyor. Ancak, altını önemle çizmekte yarar görüyoruz: Rüya analizini, rüya tabiri veya yorumuyla karıştırmamanız gerekiyor. Batı’da pek çok psikiyatristin uyguladığı “Rüya Analizi”, başlı başına bir bilim dalı. Peki, rüyalarımız hem ruhsal sağlığımız hem de insanlar arası iletişimde neden bu denli önem taşıyor?

Rüyalar mesaj gönderiyor…

Rüyalar, alt beyin ve şuuraltı sistemlerinin özel bir evrensel sembol diliyle üst beyne verdiği mesajları içeriyor. Şuuraltı ve alt beyin sistemleri rüyayı görüyor, üst beyin sistemi hatırlıyor ve yazıyor. Böylece en azından alt ve üst beyin arasında bir temas kuruluyor. Bu mesajları şu şekilde özetleyebiliriz: Üst beyne yani, farkında olduğumuz üstteki kişiliğe “Senin beyninin derinliklerinde şu şu takıntılar var. Bunları halledemezsen, o muhteşem alt beyinsel enerjini sağlıklı olarak kullanamazsın” diyor rüyalarımız. Dolayısıyla rüyalarınız çözümlenerek daha huzurlu, daha enerjik olmanız sağlanıyor. Rüya görmediğinizi düşünüyorsanız, kesinlikle yanılıyorsunuz. Çünkü, her insan her gece rüya görüyor. Rüyalarınızı hatırlamaya özen gösterirseniz, mutlaka hatırlarsınız.

Üst beyin önemli, ancak…

Doç. Dr. Nusret Kaya, beyni, “sağ ve sol” yerine, “üst ve alt beyin” olarak tanımlıyor. Bir de bu ikisinin arasında Nusret Kaya’nın ilkel libido seviyesi olarak tanımladığı bir tabaka mevcut. Üst beyin, bir milimetre kalınlığında, girintili-çıkıntılı, kabuk görünümlü, gri hücrelerden oluşan bir yapı. Tıptaki adı da “korteks” Beynin her iki yarım küresini de kaplayan, bir buçuk metrekarelik bir zar. Bu bölümün maksimum kapasitesi yüzde 28. İşte biz bu korteksle, yani üst beynimizle okuyoruz, yazıyoruz, düşünüyoruz, çalışıyoruz, konuşuyoruz, para kazanıyoruz… Dolayısıyla, genelde baktığımız zaman, bir üst beyin dünyası mevcut. Hepimiz konuşuyor, ancak hiçbirimiz kolay kolay birbirimizi anlamıyoruz. Neden mi? Çünkü, üst beyin genelde zeka, para ve şekille ilgili ve biz tüm beynimizi üst beynimiz sanıyoruz. Oysa, mutlaka alt beynimizin farkına varmamız, ona ulaşmamızı engelleyen takıntılarımızın neler olduğunu bilmemiz gerekiyor. Ancak şuuraltı denen, Nusret Kaya’nın ise “ilkel libido” olarak adlandırdığı takıntılar yüzünden, alt beynimizle bağlantısız yaşıyoruz. Alt beynin daha huzurlu, başarılı, enerjik olmamız ve insanlarla daha iyi iletişim kurmamız açsısından neden önemli olduğuna gelince…

Alt beyne ulaşmak şart!

Nusret Kaya, beynimizi bir buzula, bir Aysberg’e benzetiyor. Buzulun üstünü hepimiz biliyor, görüyoruz. Ama, ondan çok daha büyük ve derin olan, altını görmediğimiz için, daha kapsamlı, daha büyük ve daha derin olduğuna hiçbirimiz inanmıyoruz. İşte, Nusret Kaya’ya göre önemli olan buzulun altını incelemek ve çözümlemeye çalışmak. Kaya, “Biz, tüm beynimizi, korteksin oluşturduğu kadar zannediyoruz. Bence en büyük yanılgımız bu. Korteks dediğimiz, sadece buzulun üstü” diyor. Alt beyin, beynin beyaz hücrelerden oluşan yüzde 72’lik bir bölümü kaplıyor. Üst beynin aksine, duygularımız başta olmak üzere, sezgisel iletişim ve güçlerimiz ise alt beynimizle bağlantılı. Yani, alt beyin, tüm duygularımızın ve içgüdülerimizin kaynağını oluşturuyor. Alt beynin işlevleri bununla da sınırlı değil. Ayrıca, RNA yoluyla atalarımızdan gelen bilgi şifrelerini depoluyor. Bir diğer görevi de; iç organlarımızı çalıştırmak. Otonom sinir sistemi dediğimiz kalbimizin çarpması, bağırsaklarımızın çalışması, tansiyonumuz tüm bunları düzenliyor. Dolayısıyla, alt beyin çok daha kapsamlı, çok daha güçlü özellikler taşıyor.

Takıntılardan kurtulmalı ama nasıl?

Nusret Kaya’ya göre insanların büyük çoğunluğu neredeyse yüzde 99’u alt beyni kullanmıyor. Çünkü, üst beyin ve alt beynin ortasında şuuraltı var. Burada seksüel içerikli takıntılarımız yer alıyor. Bu takıntılardan kurtulamazsak, ömür boyunca alt ve üst beyin bağlantısı kurulamıyor, alt beyindeki koca bir hazine kaybedilebiliyor. Burada esas olan üst beyni devre dışı bırakıp, alt beyne olumlu telkinler yapmak. Bu konuda Batı’da psikoanaliz yoluyla, rüya analizi ve serbest çağrışım metoduyla üst beyin devre dışı bırakılarak alt beyne inmeye çalışılıyor. İşte, rüya analizleriyle bu takıntılardan kurtularak beynin iki bölümünün bağlantısı sağlanıyor. Böylece üst beyinler daha güçlü oluyor. Bu da mutluluk, başarı, yaratıcılık, güç ve barış anlamına geliyor.

Sinan DURMAZ
St.Clements Üniversitesi
Psikoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Görevlisi

rüya, rüya nedir, rüya hakkında gerçekler, rüya hakkında ilginç bilgiler, rüya nasıl görünür, rüya görmek ne demektir, nasıl rüya görürüz, psikolojik açıdan rüya, rüya tabirleri

RÜYA GÖRDÜĞÜMÜZDE NE YAPMALIYIZ?

22 Mart 2018 Perşembe / No Comments
rüya nedir, rüya tabirleri, rüya gördüğümüzde ne yapmalıyız, güzel rüya gören ne yapmalı, kötü rüya gören ne yapmalı, rüya anlatılırsa ne olur, rüya anlatılmalı mı,

Unutmamalıyız ki rüya İslam dininde önem arz etmektedir.

Ebu Said el Hudri (r.a.)’den rivayetle Peygamber (s.a.v)’den şöyle buyurmuştur: “Herhangi biriniz sevdiği bir rüya görürse o Allah’tandır. Allah’a hamdetsin ve gördüğünü anlatsın. Hoşlanmadığı cins bir rüya görürse bu şeytandandır onun şerrinden Allah’a sığınsın ve onu hiçkimseye anlatmasın böylece o rüya ona zarar vermez.” (Buhârî, Ta’bir: 27)

-Bu mübarek hadisi şeriften yola çıkarak rüya görüldüğünde ne yapılması gerektiği konusunu şöyle maddeler halinde sıralayalım .

1. Rüyalarımızı sadece sevdiğimiz insanlara anlatmalıyız.Burada ki hikmet sevdiğimiz insanlar bizim için hayır düşüneceklerdir ve rüyamızı kötüye yormayacaklardır. Tabi ki burada şöyle bir noktada var ki bir Müslümanın sevdiği bir kimse ancak dini bütün bir kimse olmaktadır.Bu nedenle de sevdiğimiz dini bütün kimselere rüyalarımızı anlatmalıyız.

2. Bir kimse sevmediği bir rüya gördüğünde ise, sol tarafına üç defa tükürmeli dir ve kovulmuş şeytandan ve şerrinden Allah’u tealaya sığınmalıdır. O rüyayı kimseye de açıklamalıdır. Kişi böyle yapar ise görmüş olduğu rüya ve şeytan o kimseye zarar veremez.


-Bir rüya görülünce yapılacak en güzel şey görmüş olduğumuz rüya bize kötü bir rüya gibi gözükse de hayır olması için dua etmektir. Bu bağlamda ziyaretçilerimizin rüyalarını konu altına yazmalarına da aslında gerek yoktur. Kötü veya iyi bir rüya görüldüğünde Mevla’dan hayırlısı istenmelidir ve mümkünce fakire sadaka vermekte çok hayırlı olacaktır.




rüya nedir, rüya tabirleri, rüya gördüğümüzde ne yapmalıyız, güzel rüya gören ne yapmalı, kötü rüya gören ne yapmalı, rüya anlatılırsa ne olur, rüya anlatılmalı mı,